aintabsofrasi

Gündem

Durum: 316 - 0 - 0 - 0 - 09.08.2010 11:34

Puan: 1812 -

17 yıl önce kayıt oldu. 2.Nesil Yazar.
Henüz bio girmemiş.

anteplicede marka ve ürünlerin yanlış telaffuzu

profilo - filofilo *

öğrenciyken bu yolla bol bol annemin zeytin böreği, dolma ve içli köftelerini yemiştim. sağolsunlar ellerine her geçeni koyar kocaman bir koli yaparlardı. hatta malatyalı bir arkadaşım annem yanıma geldiğinde "teyze bizim annelerimiz koli gönderiyor bu kadar (eliyle küçük bir uzunluk gösteriyor), sen gönderiyorsun bu kadar ( deminkinin 2-3 katı büyüklüklük gösteriyor )"

anteplinin dugun aktiviteleri

nişan ve kına kız evi eğer müstakil evse damda veya sokakta, apartmansa garaj boşluğunda yapılır. çalan orga eşlik eden orkestra(!) solistininse asla vazgeçemediği şarkılardan biri "yavuzelindeeee yavuzelindeeee, bir sevdiğim vaaaarrr yavuzelindeeee" dir.

eskimo

meybuzun babası, şimdiki nesil eskimo diyince neden bahsettiğimizi anlamıyor.

okulumuzun yanındaki camiinin tuvaletçisi yapıp satardı, ondan alıp yerdik.

sehrimize antep mi diyelim gaziantep mi sorunsali

antep desem eksik kaliy, gaziantep desem uzun kaçiy. ben yine de antep diim.

yoourtlu yimek

(bkz: şiveydiz)
(bkz: börek çorbası)
(bkz: yuvalama)
(bkz: alinazik)

balcan delisi

yaz aylarında antep balcanından bir çok yemek yapılır. aklıma gelenler: (bkz: doğrama) (bkz: söğürme) (bkz: alinazik) (bkz: patlıcan kebabı) (bkz: dolma)

bu yemeklerle sık sık balcan yindiğini anlatmak için kullanılıyor bu cümle.

% avrad yemeğe ne yaptın?
- söörme
% yaw iyice balcan delisi olduk haa

antepteki ilginç soyisimler

donç

antep isimleri

ırafa : rafia

iki duzu gıt

yemeğin tuzunun birazcık az olduğu anlamına gelir.

-yemeeen duzuna bag hele ana
- acı iki duzu gıt olmuş

zılgıt

(bkz: dugunlerde soylenen antep tekerlemeleri)

antep oyunları

(bkz: cücük)
(bkz: peçiç)

öcce

halk arasında ökçe diye telaffuz edilir.

tarifi (aşağıdaki tarife göre çok fazla çıkıyor, sebzeleri doğramak çok zaman alıyor, tavsiyem daha az miktar ile denemeniz):

malzemeler:

* 1/2 kg. taze soğan
* 1/2 kg. taze sarımsak
* 3 bağ maydanoz
* 5 adet yumurta
* un(*)
* 1/2 kaşık salça
* tuz, karabiber, pulbiber, sıvıyağ

(*): un için miktar vermememin sebebi ben direk un kullanmıyorum. ekmek fırınından aldığım ekmek hamurunu (3 x 134gr.) + 3 kaşık un kullandım. bu şekilde (mayadan dolayı) öcceyi kızartırken içi daha güzel pişti. ama hazır ekmek hamuru bulamazsanız direk un da kullanabilirsiniz. un miktarını kıvamına göre ayarlayabilirsiniz.

hazırlanması:
# soğan, sarımsak ve maydanozu yıkayıp küçük küçük doğrayın geniş bir kaba alın.
# doğranmış yeşilliklerin üzerine yumurtaları kırın, salçasını, tuzunu ve baharatlarını ilave edin.
# eğer yukarda bahsettiğim gibi mayalı ekmek hamuru kullanacaksanız onu da ekleyin un kullanacaksanız azar azar un ekleyerek elinizle hepsini karıştırın.
# eğer hamur kullandıysanız 3 kaşık kadar daha un ekleyerek en son kıvamı tutturun (kıvamı kaşıkla yağa dökülüp kızartılacak şekilde oluyor)
# kızgın yağa birer kaşık bu karışımdan dökün(üzerini kaşığın tersi ile düzeltin)
# her iki tarafını da kızartıp kağıt havlu serili tabağa alıp fazla yağını çektirdikten sonra servis edebilirsiniz.

fiko

bir yerde okuduğuma göre, fiko birgün nohut pişirirken ocakta unutur ve kazanın dibi yanar, nohutlar çok çok pişer. fiko kalkar ve bu nohutları ezer, içine bol acı,baharat katarak acılı ezme olarak satar. o gün çok tutan bu acılı ezme sürekli yapılır hale gelir (bilmiyorum gerçek mi şehir efsanesi mi?)

eskiden mahallemize gelen saticilar

eksi kıyafetlerle ellerindeki naylon eşyaları değiştiren çingenelerin hep birbirine benzeyen cırtlak seslerini hatırlıyorum en çok:

- nayloncuuu, ....(bu cümlenin gerisini anlayamazdım bir türlü)

-selee, sepeettt vaaaarrrr

arabayla mezarlığın civarından geçerken fatiha okumak

bir keresinde abimin (çocukluk işte) ha bire fatiha okumaktan ne kadar usanmış ki babama "ben hepsine toptan okudum" dediği dua..*

şiribom

sene 96, lise sonda dersaneye giderken arada gidip döner yediğimiz mekan. o zamanlar bu kadar dürümcü yoktu tabii, çok şirin gelirdi ne yalan söyliyeyim. ama kapanalı baya oldu sanırım.

halfelerin kullanıcı adı seçme hikayeleri

2-2.5 yıl kadar önce yemek bloglarında patlamanın yaşandığı sırada ben de bir blog açmaya karar verdim. ısim konusunda kararsız kalınca eşim antep yemekleri ile alakalı bir blogun değişik ve güzel olacağını söyledi ve isim olarakta aintabsofrasi' ni önerdi. antep yemeklerini, fotoğraflarını paylaştığım blogumla o kadar bütünleşmişim ki eşkili ufak süzlüğe üye olurken de hiç düşünmeden aintabsofrasi ismini alıverdim.

sulu namet

ıki şey karşılaştırılırken kullanılır. birinin diğerinden çok daha iyi olduğu anlamına gelir. daha çok iki insan arasında karşılaştırmalarda kullanılır.
namet derken a harfi e den a ya geçen bir sesle söylenir ve hafif uzatılır.

-gız ayyuşun oğlu nuru'nun gece yaptıklarını duydun mu?
-hee valla bizim oolan gereksiz ama onun yanında sulu namet.

antep atasözleri

- anası soğan, babası samırsak, kendi iki dirhem bir çekirdek *

-ye yağlıyı iç suyu donarsa donsun, ye tatlıyı içme suyu yakarsa yaksın.

Henüz hiç başlık açmamış.

Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 316

arbet ordek yavrisi

burç göletinin gıyıısnda büssürü heyvanlar yaşarmış. yaban kazı nuru, horoz mamdali,ördek götü böök fürdövs hepsi barabarmış.

bu götü böök fürdövs acı birez burnu havadaymış. dayım dayım ben benim ben kimim der, güccük dağları ben yarattım der kimi dolanır dururmuş.

bigün götü böök fürdövsün yavrılarının yumurtadan çıkma zamanı gelmiş. başlarına toplanan nuru, mamdali ve diğerlerine başlamış gosga gosga şişmeye*. yumurtadan çıkan her yavrıda ayrı bir hava atmaya başlamış:

" agam görüysüz deemi, nası da gözeller hepsi de. hele bi de şo son yumurtadaki çıksın da siz o zaman görün ay kimi gözel yavrımı " demiş

demeye kalmamış son yavrıda yumurtayı kırıp çıkmış ama heçte öyle dedee kimi gözel falan deelmiş, basbayaa arbet bişeymiş. mamdali de lafını heç esirgemezmiş hemen fürdööse dönüp:

" beiyg şuna bak hele nesi ay parçası bunun aynı bi arbet bişey" demiş.

götü böök fürdövs kabul etmemiş ama.

gel zaman git zaman o yavrının adı arbet ördek yavrısı galmış.

arbet ördek yavrısı aşşa, arbet ördek yavrısı yukarı. herkeş aynı şeyi deymiş. ama arbet ördek yavrısı buna yeen içerliymiş. heç biri de küşümlenip * acaba darılır mı ola diye düşünmüymüş.

sonra birgün götü böök fürdövs yavrılarını gölete götürüp yüzme örgetirken arbet ördek yavrısı gendini suda görmüş.

" beiyg zeree baa neyn öyle dediklerini şimdi anladım, hakkaten arbetmişim yoorum" demiş. sonra acı beni kimse görmesin gidim de ben ayrı yerde yaşiym demiş burç yolundaki çamlık ormanınaça yürümüş. orda yorulunçu heyvanat bahçesinin dışında kalan bi ağaç kovuuna sinlenmiş. ıçeri de girememiş beni görüpte dalga geçmesinler deyn.

yazın son zamanlarında gelen sahrecilerden kalan artık çöplerle idare etmiş ama kış gelmiş. yiyecek bulmak güçleşmiş. ama neyseki yağmur çamur demeden sahreye gelenlerden kalanları idare edip kışı geçirmiş.

kış bitip bahar gelinçi

"yeter artık dayanamiym ben anamın gardaşlarımın hasretine. ne deylerse kabulüm yeterki gidip görücüm" demiş

yolda yürüyüp gediyken yol üstündeki bağ evlerinden onu görenler

"la şuna bakın hele guğu deel mi bu la bunun eti nasıl olur gendi gibi gözel midir ola" diyenleri duymuş ama bişey anlamamış

burç göletine vardığında anası götü böök fürdövs ve gardaşları hattuç,ramazan, hökkeş ve şeeri yi görmüş.

"ana ana ben geldim artık dayanamiym hasretiize" demiş. anası da

"be başıma daş sen de kimsin ben seni tanımim. hele bak izbandut kimi duriysin benim yavrılarımın yanında " demiş.

arbet ördek yavrısı gendini burç göletine attıı kimi bi de ne görsün! aslında gendi ördek deel guğuymuş ve arbet deel yeen gözelmiş. meğer biri gancıklık yapıp ördek yumurtasının içine guğu yumurtası koymuş

zerde

ramazan bayramı tatlılarından biri. sütlü ile birlikte çok lezzetli olur.

sütlü şekersiz olarak pişirilir, kaselerin yarısına konur, o soğurken zerde pişirilir ve kaselerin geri kalan yarısına zerde konur. zerde sulu olduğu için alttaki sütlüyü besler, eğer üste sütlü konursa yüzü kurur.

zerde tarifi:

malzemeler

* 1 su bardağı pirinç
* 8-10 bardak su
* 4 su bardağı şeker
* 1-2 y.k. gülsuyu
* 1 y.k. haspir

hazırlanması:

* pirinci yıkayıp 8 bardak su ve 1 bardak şekerini ekleyerek ocağa alın (8-10 bardak su olması pirincin su çekmesine bağlı olarak değişbilmesinden, ilk önce 8 bardak konuluyor, daha sonra pirincin durumuna göre kaynar su takviyesi yapılıyor)
* kaynamaya başlayınca kaynardan düşmeyecek vaziyette altını kısın ve pirinçler uzayıp pişmesine yakın geri kalan 3 bardak şekerini ekleyin (burada tavsiyem tadına bakarak şeker miktarını tamamlayın)
* pirinçler yumuşayıp şiştikçe su miktarı az gelebilir, duruma göre 1-2 bardak kaynar su ilavesi yapın
* 1 yemek kaşığı haspiri 2-3 yemek kaşığı sıcak suya ıslayın ve rengi çıkınca bir çay süzgecine delikleri kapatacak büyüklükte pamuk koyarak haspirli suyu süzgeçten geçirin. süzdüğünüz sarı suyu zerdenin üzerine ekleyip bir-iki taşım kaynatın
* ocağın altını kapatıp gülsuyunu ilave edin. soğumuş sütlaçların üzerine zerdeleri taksim edin.
* üzerini dövülmüş fıstık veya bademle süsleyebilirsiniz

uys kibar

birinin söylediği bir söz karşısında karşı tarafın "sevsinler!" ,"beğensinler!" gibi bir anlamda kullandığı ünlem ifadesi.

- ben o yimee eyle yapmam ki, bu halda acı biraz yavan gaçmış
- uyş kibar!

kirinden kirt demek

sahreden gelinir, daha eve girilirken ana uşaklarına bağrığı basar:

%dorgu banyoya goşun çabuk, hele ayaklarıızın halına, kiriden kirt deyik.

uf

ü değil u ile, genelde f harfi uzatılır.

çocuklara bir yerden sakınmaları için söylenir. sıcak bir şeye dokunmak istediğinde veya bıçak gibi kesici bir şey uf diye nitelendirilir.

bir de "uff olursun" diye cümle kurularak söylenebilir ki bu da yaralanırsın, bir yerin acır anlamına gelir.

(bkz: uf olmak)

çocuk sıcak tencereye yaklaşır...
% uf o annem garışma haa.

veya;
% uff olursun gitme o sobaya.

bir de şu şekilde kullanımı vardır:

çocuk kapıya kafasını çarpmış ağlıyor...
% geeel annem geeel, uf mu oldun. acci yaparım ben ona. * acci sana acci.

gunu gecmek

ia regl zamanının geçmesi.

bastik

(bkz: niseyle bastık)

Henüz takip ettiği biri yok.

Henüz takip eden biri yok.