1 29 ağustos 2011 ramazan ayı
hoş gelding ya eziz mubarek iramazan.
hepiize heyirli olsun.
başa baş
yapılan bir alış verişte kar veya zarar olmaması durumudur.
- aha böön şo elimde galan malları sattım.ne kârına ne zeralına, başa baş.
+get herif, hep eyle deyn zatile.
şeert
yaşanmış olay:
(şeerdini yan dükkanin dövdüğü usdanın siğortasının atması)
-uyuz iti bile seabisi uçun dövmezler yorum, bu yaptıız iş mi yav? nası bi esnaflık bilmiym artıı.
yerli turist
boynunda fotograf makinesi, sırt çantası ,ayağında parmak arası terlik ve şortuyla ha bire etrafın fotolarını çekiyor.nasıl olsa makinede 8 gb hafıza kartı var.büyük ihtimalle çektiği fotoların çoğuna bir daha bakmayacak veya o kadar foto çekecek ki bakmaya ömrü hayatı vefa etmeyecektir. bu insanlarımız anadolunun çeşitli yerlerinden gelmişlerdir. türkiyede bir çok yeri gezmiş biri olarak şunu söylerim ki; bütün şehirlerimzin bir eski çarşısı, az yada çok attar-bakırcı-demirci-sepetci-oymacı vs gibi kökleri bin yıllara varan esnafı vardır. oysa ki yerli turist hayatında ilk defa bakır eşya görmüş gibi abartılı bir heyecanla fotograf makinesine sarılmakta ve gördüğü her nesneye adeta saldırmaktadır.oysa aynısı belki de kendi şehrinde vardır.bizim için sıradan bir yemek/lokanta bir anda aşırı popüler olmaktadır.
yerli turistin bu yersizliği komiktir.
iç turizme açılan antep
iç turizme açılan antep
son yıllarda şehrimiz bir iç turizm merkezi oldu.seyahat acentaları antebi önemli bir destinasyon haline getirmiş durumdalar.esnafın yüzü gülüyor, alış veriş şimdilik iyi gidiyor. tv programlarında antep-urfa-mardin hattı denilince akla hemen bölgenin turizm özelliği geliyor.iyi güzel hoş
fekat, şindik asıl meselemize gelek:
1-antep turizmin kirlettiği sahil şehirlerimiz gibi olmamalıdır.çünkü turizmin böyle de bir yanı vardır ve kısa vadede para kazanan esnaf dahil kimse bu bozucu-kirletici yönünü görmemektedir.
2- şehirde var olan yerel tüketim ve alış veriş alışkanlıkları bir süre sonra orada ikamet edenler aleyhine yavaşça değişme eğiline girmektedir.
3-özelllikle hafta sonraları şehir merkezinde adım atacak yer kalmamaktadır.
4-antep güzeldir elbette, otantiktir ve daha pek çok özelliği sayılabilir.ancak hemşehrilerimizin ve özellikle yetkililerin bunu her platformda olur-olmaz dile getirmeleri şehrimizi bekliyen bu olumsuzlukları tetiklemektedir.unutmayalım aslında türkiyede bütün şehirlerimizin çok köklü bir tarihi vardır, ve otantik yönleri bulunmaktadır.yani demem odur ki: bu konuda narsizme kaçan bir abartıya gitmeyelim.
5-antep bu haliyle güzeldir.turizmin antebi kirletmesine izin vermemek tüm hemşehrilerimizin ve yetkililerin boynunun borcudur.
kaşık madeni
mutfak gereçleri yapımında kullanılan paslanmaz çelik.cr-ni karışımı
satıcı--aha o elindeki tağımın fiyeti onbeş keat..
elif bacı-- yeen bahalıymış hösün ağam.(abim)
satıcı-- elif bacı öteesine göre birez bahalı amma onnar gaşık maedeni..
ispatan
ispatan otunun çok hafif kekremsi bir tadı vardır.
çiğ olarak tüketilebilir.
özellikle küfte çeşitleri+ayranla çok iyi bir üçlü olur.
saçalamak
-- paranı boşa saçalama!
-- ne gader malı varsa aleyni saağda solda saçaleyk..:(
anteplicede marka ve ürünlerin yanlış telaffuzu
philips =
pilipis
ariston = aristo (filozof olan değil tabi ki!)
sen eyle belle
sen eyle belle....
iki kişi arasındaki anlaşmazlık durumunda birinin diğerine söylediğidir.
a-- benim senden elli keat alacaam kaldı ağm.
b-- ney! yog ağm yog.. geçen hafda otuz keat verikdim..onu saymeyksın..ben bilmem ağm.saa yirmi keat vericim..
a-- o otuz keat başkaydı rafıg.eyyi hetirle..
b-- sen eyle belle..benim vereceem yirmi keat.
kastel
sokak ve meydan çeşmesi
kastel eskiden bizans zamanında castellon denilen ve hemen hemen günümüzdeki işlevleri gören su yapıları imiş.bunlar yeraltında bir tünel sistemi ile birbirlerine bağlıdırlar.zannedersem islam fetihlerinden sonra da orjinal isim günümüze kastel olarak intikal etmiştir.şu varsayımı- ki zaten antepde bilinen rivayettir- ileri sürebiliriz:şehrin farklı yerlerindeki su yapıları ve kasteller incelense belki de çok eski olan kanal sistemine ulaşılabilir.
gözlemlerim;
1-tutlukta bir arkadaşın bağevinde bir yeraltı su kanalını gözlerimle gördüm.
2-şu anda restore edilen tütün hanı içerisinde de benzer bir yeraltı su şebekesi görülebiliyor.
antep medyası
radyolar bir yere kadar
ama televizyon kanalları bence tam olarak birer zevksizlik abidesi.
ne bir dekor, ne kadraj, renk uyumu hakgetire.
seçilen yazı tipleri bile acemice.oysa bazılarının on yıldan fazla yayıncılık geçmişi var.hala amatörlük hala işbilmezlik.spikerlerin makyajlarını denetlemek için inanın uzman olmaya gerek yok.besbelli ki bu işten anlayacak kimse istihdam edilmiyor.
özellikle spor tartışma programları adı altında sergilenenler... yorum yapamıyorum artık..dört-beş adam küçük bir yazıhane masasının etrafında tıkış tıkış anlamsızca laflıyorlar..
cuma geceleri yayınlanan güya dini içerikli programlar gerçekten izleniyor mu acaba?
son olarak ; reklam etiketleri ekrana öyle bir boca ediliyor ki, ekranın yarısını- bir ara göz kararı ölçtüm-
kaplıyor..lütfen ciddiyet diyorum..
antepte ramazan ayı
miyan şerbeti
bol yağlı yimekler
ifdara misafirlie getmek
söörde fırından ekmek almak
söörcüye dürüm yapıp vermek
iftar saati telaşı(aman trafiğe dikkat- heç kimsenig başı arğımasın ağm-)
herkeşe heyirli ramazanlar.
kaybolmaya yüz tutan meslekler
gaynakcılık
(laylon eşiya ve lastik ayakkabı tamir etmek)
izinname
izleme=izneme (vb şekillerde) diye duymuştum..ayrıca askıya çıkıyormuş..askı ; ilan tahtası falan oluyor herhalde.
hocaya getmek
yazın camiye gitmek=hocaya gitmek
yaz tatillerinde okulun olmadığı zamanlarda -eğer çalışmıyorsan- en yakın camiye kur'an kursuna gidilir.annelerimiz bize bezlerden çanta dikerler.içine kur'an, elifba, amme cüzünü koyarsın.
başına takke giyer arkadaşlarla grup halinde hocaya gidersin.
diyaloglar:
a-- ana bende hocaya gidiciiim..
b--tamam oolum amma hemen bırahırsan olmaz haa.
c-- la yeriin layn..geç galdık yüzünüzden..valla x- ğoca döver bizi.
d-- he lann.yerii ağm biz gidek .gender gelmise gelmesinler..
e-- sen nerdesin daha.
f-- daha elifbe deyim.amma ğoca sen eyyi olucun dedi.
g- haberin var mı la? ali kurên e geçmiş..
h-- navar! ben de amme cüzzüne geçtim..
k-- yalancının ..asdfghkgdfdsasas.?
l-- hös oolum güneh yav. tama ğocaya gidiyk..
ivez
elemi halfeye: evet olabilir.
ayrıca ivez=üvez ler sürü halinde uçuşurlar.yerden en fazla bir kaç metre havada grimsi bir bulut gibi rastgele dolaşırlar.bazen farkında olmadan sürünün içine denk gelirsin ve gıcık olursun.
-- tuuh..pırt..(aazııza - gözüüze girebiliylerdi)
eskimo
sütlüsü,çaylısı,limonlusu daha neler neler.hatta batur sahasının orada pazar günleri bir amca gelirdi mobiletli. ne kadar çok çeşidi olurdu onda.haftalığımızdan evin bize verdiği harçlıkların külliyetli bir kısmını o amcanın eskimolarına yatırdığımızı hatırlarım.
sonunda gendi eskimomuzu gendimiz yapmiya başladık.amma sabah kalhar bi bağarsınkine eskimonu gardaşın almış yimiş bile... ala-hah...(lan bu oolan ne gereksiz beyle !)
antep atasözleri
kim kazanamazsa bir ekmek parası,
dostunun yüz karası
düşmanının maskarası.
kaynak:akten köylüoğlu
(o da ilkoğulda gendilerini ziyarata gelmiş ırahmatlık ömer asım aksoy'dan duymuş)