abdullah gazyagci

Durum: 104 - 0 - 0 - 0 - 22.04.2010 01:03

Puan: 839 -

18 yıl önce kayıt oldu. 1.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 6

maltihali kufte

yaa yaa yaaaahhh

ana acı baa gutu yolla

25 aralik 2007

canım memleketimin fransız soysuzlarının işgalinden kurtuluşunun 86. yıldönümü.

şu anda soysuz olmayışımızın nedenini anlamak;
antebimizin ne acılarla, yokluklarla, açlıklarla, gözyaşlariyla, yürekle, onurla, namusla, şerefle, kurtulduğunu hatırlamak;
ve o günlere dönmek isteyenler için:

kefen bayraklı kale: 6 bölüm halinde yüklenmiştir.

http://www.youtube.com/results?search_query=kefen+bayrakli&search=search

antep lisesi

şu an çevrenizde bildiğiniz tahsilli kim varsa bir zamanlar sıralarından geçmiştir. çok buyuk isimler buradan yetişmiştir. (mesela: edip akbayram)

20 23 aralik 2007 kurban bayrami

bu arada bu sözlüğümüzün ilk bayramı.
tüm yazarların bayramını kutlar, üç şiş bi ekmek tadında şans ve başarılar dilerim

mennan usta

şehrimizin dahi sanayicisi, tornacısı ustaların ustasıdır.

çalışan durumda gördüğü herhangi bir sanayi makinasının aynısını daha az maliyet ile yapabilme kabiliyeti olduğundan uluslararası sanayi fuarlarına girmesi yasaklanmıştır.

antepli sanayiciler

okul diyaloglari

-oolum senin okul haasıydı?
+hacettepe üniversitesi memedali amca
-hee eyiymiş. istanbul'un neresinde oluy tam?
- :(

şapşak

şapşak. taharetten sonra temizlenmek amaciyle kullanılan su kabı.
ayrıca (bkz: ırbık)

bastik

ia. pestil
bunu cevizinen dürüm edicin de yiycin usda...

antep üzümleri

enfes şarabı olur amma gıymetini bilen yokki (bkz: bastık)

pisik daşşağı

dışarılı bir arkadaş lokma tatlısı yerkene anteplice karşılığını söylediğimde tatlıyı yarım bırakmasına neden olmuştum

20 23 aralik 2007 kurban bayrami

menü
1.gün: kuşbaşı kebabı, ciğer kebabı (bayram namazını takiben kesilen kurbandan ivedilikle kuşbaşılık hazırlanır, zaten mangal evin ortanca oğlu tarafından hazırlanmıştır bile. pide fırınından alınan kübbanlar ve ıslanmış ev ekmekleri sasbırsızlıkla beklemektedir kebabı. bu arada eskiler bilir; fırınlar bayramda açık olmazdı, o yüzden arife günü kübbanlar stoklanırdı)
2.gün: kemikli etten haşlama, et suyuna nohutlu pilav (et kokusu iyiden iyiye tüm evi sarmıştır, gelen misafirler menüyü tahmin etmekte zorlanmaz)
3.gün: kavurma (yürek, böbrek, karaciğer, paf ciğeri * , iç yağı ve aklınıza gelen bütün sakadattan yapılır bildlğiniz üzere)
4.gün: lahmacun (etler dağıtıldıktan sonra eve kalanlar kasaba götürülür ve kıyma çekilir ve bu kıyma ile kasabin hemen yanındaki fırında lahmacun yapılır. tabi salça ve üzerine serpilmiş karabiber evden getirilir.)

ömür neyki oğlum hepsini toplasan bi güne gelmez

"dünya sanki iki kapılı bir han
birinden girdim, ötekinden çıktım"
sanırım karacaoğlan'a ait

hacivat kimi adam

hiç bir iş yapmayan fakat herşeye karışan, toplumdaki silik kişiliklere ithafen kullanılan deyim

deerme

bu deermeyi avuç içinde çevirmek pek bi marifettir. bi de ipin üstünde çevirenler var ki onlara saygı ile bakardım küçükken...

havic kimi adam

havıç* kimi* adam=elinden hic bir iş gelmeyen beceriksiz.
havuç sebzesi*nin genelde pek bir işe yaramadığından yola çıkılarak yapılan benzetme, ne yemeği yapılır, ne meyve olarak yenir, pek bir işe yaramaz yani.

(bkz: hacivat kimi adam)

bu oolan neen beyle

lahaplar

bayguş mamdeli*
kaşları yüzünden bu lakabi almış kendileri.
adamın kafası 360derece dönebiliyomuş diye dalga geçerdik kardeşimle
  • /
  • 6
Henüz hiç başlık açmamış.
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 104

ev ekmegi

arasına sıcak suda bekletilmiş antep pendiri ya da kuyruk yağı ile pişirilmiş biber dolması konulup, dürüm etmeniz halinde nirvana'ya ulaşabileceğiniz ekmek türü.

ayrıca omacı bu ekmek ile yapmanız halinde aynı şey olabilir.

tempoculuk

asıl olarak "tampon"dan gelir. araba ile kavaklık'a gidip, alem yapmak anlamina gelir.
her gün sakal traşını olan,
saçlarını briyantinlemeden evlerini asla terketmeyen,
genelde gravatsız, jilet gibi ütülenmiş takım elbise*giyen,
siyah sivri burun kunduralarını üç öğün parlatan,
tek tek basarak yürüyen,
tesbih ve tarak aksesuvarlarını pek sık kullanan,
bıyıklarının uçları sigaradan hafifçe sararmış olan,
alınları ve yüzleri kronik alkolden mor ile kırmızı renge dönmüş *,
murat 124*, 131 türevi araçlar kullanan,
amortisörleri gerilmiş, bagaj kapısında yazılar olan, ses sistemi neredeyse araba ile eşdeğer olan *

kişilerdir tempocular.

arbalarının bagajlarında bir mutfaktan beklediğiniz her türlü malzeme mevcuttur. (çatal, bıçak, baharatlar, salça, sarımsak, soğan tahtası, cezve, türk kahvesi, mangal, kömür, baca, kolonya *, tabure*, açılabilen masa...). kisacası keyif için herşey hazırdır. tıpkı yangın haberi bekleyen itfayeciler gibi. mobilize alemci ekibidir bunlar.

ne yazık ki kavaklık'ın düzenlenmesinden sonra nesilleri tükenmiştir.
tempoculuk bir felsefe bir akımdı.

kısacası bir yaşam tarzı...

bmx hareketcileri

henüz 7-8 yaşlar...
aylak bir ağustos sonu ikindisi...
salça ekmek ikmali yapılmış, tabanı yanmış itler gibi sokakta oynamaya devam...
o "aylık" senin bu "gol atan kaleye" benim...
kızların etrafında "pinokyo"yu "hands free" sürmektesindir...
-------------------
- eraaayy!, mustiiii!!! koşun la koşun hareketçiler gelmiş!!!
-------------------
işteee!!! harlem rüya takımı mahallemizde!
cool hareketçiler... yüzlerinde poker ustası mimiksizlikleri ile kendinden emin ön teker üstünde geri geri...
nikelajlı bmx'ler... mahalleye bugatti girse bu kadar bakmazsın...
victoria's secret yılbaşı defilesinde konuk olsan bu kadar konsantre olamazsın bu şölene...
dondurmalar yalanmaz, kornerler kullanılmaz, darılar satılmaz...

ve hiçbirşey söylemeden, aniden, bir anda sessizce, sıra sıra, ardı sıra, vagonlar... feneralayı gibi uzaklaşırlar, pinokyo'nun yanıbaşından...

kuafor onunde yah basmak

herkes jilllet gibi... sinekkkaydı... wax ve jöle saçlara boca edilmiş vaziyette...
ceketin etiketi henüz sökülmüştür... ayaklarda yeni ayakkabı tuhaflığı hissedilmektedir ara ara...
ve gelin arabası şoförü;
sanki hicazdan hacı kafilesini memlekete getiren otobüs kaptanı gururu ve öz güveni ile sert bi frenle kuaförün önüne park eder...
sadıç atılır hemen;
" ele bi yah basag aağam!"
o günden sonra sanki sesi ona bir daha gerek olmayacakmış gibi gırtlağını parçalarcasına "yah"ı devam ettirmektedir, yağız delikanlı...
belli ki kız evindekilerin kendi arasında ondan bahsetmesini ister gibi...
--------------------------------------
içerde ses duyulduğu an bir ürperiş, bir heyecan... o günün ne olduğu hatırlanır hemen...
hafiften tüyler dikenlenmektedir sesler geldikçe bekar kızlarda;
ufaktan bi nabızda artış, allık sürülmüş gibi yüzlere biraz yürüyen kan...
her "yah" sesinde içlerindeki coşku, kalplerindeki sevinç iyiden iyiye artmaktadır...
---------------------------------------
ve gelin hanım kuaförden çıkarken;
cebinde marlborolu sadıç bir kez daha "yeeaaah!!!!"....

lahaplar

bayguş mamdeli*
kaşları yüzünden bu lakabi almış kendileri.
adamın kafası 360derece dönebiliyomuş diye dalga geçerdik kardeşimle

garsambaç

hatırlayanlar mutlaka vardır...
yeşilsu karşısındaki eski cicim pastanesi...
üzerinde plaj şemsiyesi dönerdi cihazın hani...
spiral spiral karıştırıcısı dönerdi...
önünden her geçişimde yavşlayıp bakakalırdım acep nedir bu diye...
ice slash...
bildiniz dimi?...
Henüz takip ettiği biri yok.
Henüz takip eden biri yok.
izmir escort gaziantep escort kayseri escort maltepe escort denizli escort bursa escort gaziantep escort mecidiyeköy escort beylikdüzü escort marmaris escort beylikdüzü escort esenyurt escort beşiktaş escort bodrum escort sakarya escort