böyükbabamdan çok duydum zamanında.
yaramazlık yaparsın haliyle çocuksun tabi yapacaksın.
anteplide bir deden varsa dæha kötü fırçalar yiyorsun.
balkondan yımırtalarını atardım,eşyalarını atardım her seferinde "hæyvan eti yimiş senii" bağırığı ile karşılaşırdım.bunun "eşşek eti yemiş" versiyonlarınıda duymuşlugum vardır.

inayet ossun inayet(bizzat duyuktum)

çoq ayip ama gidenlere saygı duyarım.antepli adam beyle şeylere önem vermey artıh dini bütün insanlarda bilinçli insanlarda var .

eskisi kimin çoq yağmadı dutmadıda zaten

alacakaranlık efsanesi: şafak vakti - bölüm 1 (harika bir film )
allah’ın sadık kulu: barla
dedemin insanları
entelköy efeköy’e karşı
musallat 2: lanet
ölümsüzler: tanrıların savaşı (3d)

seni unutmak içli köftenin içinin eyi pişmemesi gibi birşey olsa gerek..fıstıından cevizinin eksik galması kimi birşey.

gözü kör olasıca elini yıhayn yıhayn yine acısı gitmiy.elini gözüne unudup vuruncuda çok yahiy gözü.onunda çarası var.göze süt damlatıncı irehatlatiy

türküsü bile var.
"oy farfara farfara
ateşte düştü şalvara
ağzım dilim guruduu
gız sana yavlara yavlara"

"sabahten ya fettah ya rezzak ya allah ! "(bir nevi sinirlenme belirtisi)

maykıl ceksın,elli sent

antep uşaglarına eeyi bir yenilig

gısmet bağlamak içinde yaptırır bir takım batıl inancı olan insanlar.allah hidayet vere

gece gece yimek yimek vücuda zararlı yoorum yemeyin bes kilov deel hastelik saabı eder adamı

zaten esas türkçe azericedir. zamanla değişikliklere uğramıştır.birde
gaziantep kelimesi.
eski adı ayıntab’dır. kelime anlamı, pınarın gözü demektir. bizler bunu antep olarak değiştirmişiz.gaziantep halkı kurtuluş savaşında fransızlara karşı başarılı bir savaş verince 6 şubat 1921’de çıkartılan bir yasayla gazi ünvanı verildi.

gaziantep'te öğrencilerin yaptığı ve karbonmonoksit gazına karşı duyarlı olan elbise soba zehirlenmelerinin önüne geçeceği gibi, astım hastalarınıda kirli havanın olduğu ortamlarda uyarıyor. 23 kasım 2011



gaziantep'te, hacı sani konukoğlu teknik ve endüstri meslek lisesi öğretmen ve öğrencileri tarafından tasarlanan elbise karbonmonoksit gazına karşı duyarlı. bulunulan ortamda karbonmonoksit gazı miktarı artınca elbisede bulunan düzenek alarm veriyor. tasarım aşamasından dikim aşamasına kadar birçok uygulamadan geçen elbise farklı özellikleriyle dikkat çekiyor.



elbiseyi 'yaşamak istiyorum' projesi kapsamında yaptıklarını dile getiren proje danışmanı serpil tiryaki, "projemiz sağlık problemi olan kişilerin kirli hava bulunan ortamlarda daha rahat nefes almalarını sağlıyor. bunun için bir eldiven ve kemer tasarladık. kemerimizde ve eldivenimizde karbon monoksit gazına duyarlı sensör kullandık. bu sensöre aldığı gazı algılamasını sağlayan bir ekran yerleştirdik" dedi. kemerin birçok faydasının bulunduğunu dile getiren tiryaki, "özellikle kışın sobalı evlerde zehirlenmeleri en aza indirmek amacındayız. ortamda karbon monoksit gazı arttığında kemer ve eldiven bize o ortamı terk etmemizi alarmla bildiriyor. ev ve işyerlerinde bulunan tüpgaz patlamalarına karşı sızıntıyı anında bizi uyararak patlamaya karşı önlem almamıza yardımcı oluyor. özellikle lpg istasyonlarında çalışanların güvenliği için tasarlanan eldivenimiz ortamda karbon monoksit miktarı arttığında bize alarmla haber veriyor. astım hastası olan bir kişi karbon monoksit gazının yoğun olduğu bir ortama girerse sistem kişiyi uyarıyor. elbiseyi giyen kişi ya o ortamdan uzaklaşıyor ya da maske kullanıyor" diye konuştu.



okul olarak birçok başarılı projeye imza attıklarını belirten giyim üretim teknolojisi alanı bölüm şefi selma çuhadaroğlu ise, "okulumuzda giyim üretim bölümü olarak 2005-2006 öğretim yılından bu yana ab projelerinde ve proje tabanlı beceri yarışmalarında; birçok projede ilde, bölgede ve türkiye genelinde dereceler elde ettik. bu projemiz 113 proje arasında il birincisi olmuştur. daha sonra bölgede yapılan yarışmada ise 50 proje arasında ikincilik ödülünü aldık. projenin sensörü ve elektrik dizaynı da yine okulumuz elektrik- elektronik alanı tarafından tasarlandı. proje tamamen öğrenci ve öğretmenlerimizin çalışmalarının ürünüdür. okul müdürümüz yüksel baykal'ın bize verdiği sonsuz destekle öğrencilerimizin yaptığı bu projeleri seri üretim yaparak gerçek hayata taşımak ve yaşatmak istiyoruz. bunun için de gerek işletmeler gerekse sektörel bazda kişilerle temasa geçip bunları daha seri bir şekilde üretimini gerekçeleştirmeyi hedefliyoruz" şeklinde konuştu.

çok alınmaz.gızları gıymatlı olur ilçesine bile vermey kimisi

sarı sıçanda derler.
uşæglar dööşürken;"sarıı sııçann sarıı sıııçann"

antepli bi meslek dersi hocamız vardı.islam tarihi dersinde eski tarihlerde mezarları vs anlatacak.
"bæhın çocuklar"
"adsjkfaf !!??"
"buu mezar taşlarıııı varya bu mezar taşlarııı hah işte çog böyük yazılarııı ærap alfabasi"
" kih kih kih".

hırpadanak da dediklerini duyuktum.ama o bi esbap alındıgında deylerdi zaar.
"hıh aa bu tam bedenine hırpadanak oturdu"

sabaaaça-akşamaça.(sabaha kadar-akşama kadar vs..)