güccükken bi nenem vardı..
* evinde gışın
tandırdan ısınırdı. nası sevinirdim ora gedeceemizde, abooooo,
sahılam baa
arıg altından bağ bağışleyler. o tandırın altına girdiin kimi sıceycık olurdun gışın günü. üstünde eski bi
cüdele örtülü olurdu, eyle uyuym uyuym da
acı navar getmiyek der dururdum. bizim eemizde eyle tandır olmazdı tabi, olmıyan datlı olur ya..
ben bunu haa dışarı melmekette annatdısam inanmeyler, booulur galırsııız deyler, tandırı kebaptan fırından ibaret belleyler.. oysam nası güzel, nası pratik bi çözümdür.. gerçi risgi yok mu? çoook, amma o analarnan o neneler onu eyle bi ölçer biçer kiii,
el terazi göz kantar.. bişeycik olmaz yoorum..