artık "yeen güzeldi, yeen eğlendik, yeen datlıydı, şöbiyet kimiydi" filan demek istemeym.
zere bunlar zirvelerimizin gaçınılmazları arasına girdi.
mizarli ve
salahiyetli halfelerimizle tanışmış olmam, gene laklahı şakşahının keyfine varmak, gene kahkeye çaya doymam, saz söz, muzük derken...gene gene gene...
*) işte "nasıl geçti?" sorusuna cevap olmuştur sanırım.
taa isdambıllardan, ænharalardan gelenlerin ayağına sağlık, ötee gelenlere teşekkür etmek de gendi adıma boynumun borcu.
acı navar ayda 1 zivre yapak da şu sıhıntım stresim gedsin diyesim var da fazla da arsatanlık etmek istemeym yanı...