olmiyneenola

Durum: 685 - 0 - 0 - 0 - 24.08.2010 23:25

Puan: 4468 -

18 yıl önce kayıt oldu. 2.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 35

şişgen tavık

şişgen tavuk

ia. kendini beğenmiş

canini yirim senin

boklu da sidikliyi gıniy

anteplinin sampiyonluk kutlamasi

gaziantepsporun fenerbahçeye 3-0'dan 3-4 verdiği (!!!) maçtan sonra bu durumun antepspor için imkansızlığını anladığımız durum. başkanının takımımız henüz hazır değil açıklaması tarihte altın harflerle yer alır. * anlaşılan hala hazır değiller hazır olacak gibi de değiller... öyleyse durumu söyle toparlayalım...... gerçekleriiiiiiiii tarihhhhh yazarrr tarihi deeeeeeee galatasarayyyyyyy!!!!

bülbül kondurmak

antep erkeği

çokça ve her konuda langir lingir etseler de sonunda arvad sözünü dutarlar. *

antepte hıdırellez etkinlikleri

az önce kanal 7'de "antepliler alleben deresinde dilekte bulundu" başlığıyla ayrıntılı bi şekilde gelenek anlatıldı da anlatıldı, kağıtlar dualarla dileklerle suya atıldı veeeeeee suyun sonunda bekleyen çocuklar tek tek kağıtları toplayıp muhabire okudular :)

alleben deresi

hıdırellezde dilek kağıtlarının atıldığı dere.

çayırağası

plakalarının çoğu özeldir. doğrudan çayırağası yazanı vardır ya da klasik plakalarında harfler çayırağasını çağrıştırır ya da rakamlar 27'dir. *

çalmak

bi de olumsuz kullanımı vardır. k.çına çalmamak, hesaba almamak anlamındadır

fısırdamak

antepteki ilginç soyisimler

para dökmek

zeugma

antep tarihinin önemli unsurlarındandır. yabancılar bizden daha çok bilir daha çok korur. bizim ilgisizliğimizi anlamaz.


"köprü başı" anlamına gelen zeugma, gaziantep'in nizip ılçesinin belkıs köyünde bulunan antik bir kenttir.belkıs, fırat nehrinin kolay geçilen bir noktasında yer aldığından, tarihin en eski çağlarından bu yana çok önemli bir geçit yeri olmuş ve tarih boyunca ticaret açısından olduğu kadar, askeri bakımından da her zaman önemini korumuştur.

doğudaki ve batıdaki imparatorlukların doğal sınırı olan fırat nehri kıyıları,büyük savaşlara sahne olmuştur. büyük ıskender, ıran seferine giderken fırat'ı buradan geçmiş ve şehir, helenistik dönemde yeniden imar edilmiştir.

kommagene krallığı döneminde dört önemli şehirden birisi olan zeugma, roma ımparatorluğu döneminde, fırat'ı koruyan dört büyük askeri garnizondan biri ve en güneydeki olma özelliğine sahip olmuştur. roma devrinde şehir çok büyümüş, kültür, sanat ve ticari alandaki faaliyetleri ile zengin bir yapıya sahip olmuştur. özellikle m.s. 2. ve 3 yy.'da en parlak devrini geçiren zeugma, bizans döneminde eski canlılığını kaybetmeye başlamış ve sonunda ıslam akınlarına dayanamayarak önemini yitirmiştir. zeugma, özellikle roma döneminde, sanat alanında çok ilerlemiş, zengin villaları süsleyen mozaik döşemeler dünya örnekleri ile yarışır hale gelmiştir. diğer taraftan şehir, palmyra etkisi ile mezar heykeltraşlığı sanatında dailerleyerek kendine özgü tipler ortaya koymuştur.

tarihte zeugma sonra da belkıs olarak anılan bu yörenin belkıs ismini nereden aldığı belli değildir. araştırıldığında, belkıs adlı yerleşme yerlerinin arkeoloji literatürüne pek de yabancı olmadığı görülmekte olup, ilk akla geleni ise, pamphylia'daki aspendos antik kenti yanına kurulmuş olan "belkıs " köyüdür. aynı şekilde kyzikos antik kentinin yakınındaki köyün adının da belkıs olduğu , ayrıca ege bölgesi'nde de bazı antik kentlerin yakınlarında "belkıs" adlı köyler bulunduğu öğrenilmiştir. nizip'in belkıs köyü yanında ise, zeugma antik kenti yer almaktadır.antik kentlerle belkıs adlı köylerin ilişkisini anlamak için yapılan araştırmalarda, dini anlatılarda , hz. süleyman ile görüştüğü ve sonra ona tabi olduğu belirtilen saba melikesi belkıs'ın ülkesinin, düzenli planlı, güzel ve görkemli yapılarla süslü çok bayındır bir ülke olduğundan söz edildiği öğrenilmiştir. hz. süleyman ile saba melikesi belkıs'ın öyküsü , bütün ıslam dünyasında olduğu gibi türklerce de bilinmektedir. dolayısıyla varsayılan, anadolu'ya ilk gelen türkler, kendilerine çok yabancı olan antik uygarlığın, -sütunlu caddeler, tiyatrolar, agoralar, nymphaionlar, tapınaklar, su kemerleri vb.- taş mimariden oluşan kent veya kent kalıntılarını gördüklerinde , saba melikesi'nin ülkesine benzetmişler ve özellikle de adları unutulmuş antik kentleri ve yakınına kurdukları köyleri saba melikesi'ne izafeten "belkıs" adıyla anmışlardır. birbirinden hayli uzak antik kentlere ve civarında kurulan köylere aynı yakıştırmanın yapılması aynı zamanda, ortak kültüre sahip toplulukların ortaya koyduğu ilginç bir folklorik yansımadır. belkıs zeugma antik kentinden strabon kısaca söz etmekte ve kommagene'nin dört önemli kentinden biri olduğunu, hellenistik devirde " fırat seleukeia'sı" adıyla anıldığını , sahip olduğu küçük bir iskele ile fırat ırmağı üzerinde pek de küçümsenmeyecek ölçüde ticaret yaptığını bildirmektedir. roma döneminde ise kentin adı zeugma olmuş ve buraya, anadolulu askerlerden oluştuğu için "skitia lejyonu" adı verilen askeri birlik konuşlandırılmıştır. bu birlik daha sonraları , daha bir romalı bir karakter kazanarak "dördüncü lejyon " adıyla görev yapmıştır. olasılıkla lejyon etkinlikleri ve ticari ilişkiler sonucu, güneyindeki palmyra ile özellikle kültür ve sanat açısından bir yakınlaşma görülmektedir.

belkıs tepesi denilen akropolden 300 m. aşağıdaki fırat'a kadar engebeli yamaçlar, yüzlerce yılın birikimi olan yaklaşık 3-5 m. kalınlıkta toprak dolgu ile örtülmüş olup, üzerindeki antepfıstığı bahçeleri ile, kesinlikle bir antik kent görünümü vermemektedir. bir saklı kent manzarasında olan zeugma'nın önemine işaret eden ilk belirtiler, 1987 yılında gaziantep müzesi'nin güneybatı nekropolde açtığı, kaçakçılarca yarım bırakılmış iki oda mezar ile bunların verdiği buluntular olmuştur.çok sayıda gömünün yapıldığı, duvarları freskli , belirli bir mimariye sahip mezar odalarının önündeki teraslardan elde edilen heykeller halen gaziantep müzesi'nde sergilenmektedir.belkıs'tan yakın geçmişte ve özellikle son dönemde çıkartılan mozaikler eşsiz güzellikleri ve kendine has özellikleri ile dikkat çekmektedir. mozaikler bugünlere kadar önemli ölçüde özelliğini kaybetmeden ve hasar görmeden gelebilmiş ve figürlerin eşsizliği yanısıra doğada bulunan çeşitli renklerdeki taşlarla yapılan mozaiklerde, doğada bulunmayan renkler için ise renkli camlar kullanılmıştır.

*

nazar degmesin diye yapilanlar

burnunun ucuna şaşı bakmak

umsuruk olmak

önlemi: kendi avucunu yalamaktır

sen saa yalamazsan "avucunu yala" diye uyarılırsın mutlak

şekerdenlik

halep işi

halep işi

yanar döner pembe renkli camdan su takımı. sürahi, uzun su bardakları ve şekerdenlik ana takımdır

ahapintir

ahapıntır

ia. akupunktur

-- gız ahapintir güpemi gaybettim gene acı iş dutarken etrafıaa eyi bahk

sehrimize antep mi diyelim gaziantep mi sorunsali

vatanı savunmak olması gereken olarak kabul edildiğinden yitirilenler tevazudan söylenmemiştir kurtaranlarca belki, yeni nesillere de böle aktarılmıştır... öyleee sadece "antep" diye. sadece kendi şehrini kurtarmamıştır, güney cephesini kapatarak vatanın kurtarılmasına da en büyük katkıyı yapmıştır antepli, gazi dense de gerçek budur denmese de. başkaları sonradan ünvan alsa da gerçek budur almasa da. bazı gerçekler söylenmez belki ama gerçek oradadır tüm ihtişamıyla... anlatılasa da olur anlatılamasa da, vurgulansa da olur vurgulanmasa da...
  • /
  • 35
Henüz hiç başlık açmamış.
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 685

antepliyi mutsuz eden şeyler

ayyy antebi gördüm, ne kadar güzel bi yermiş, yemekler şöyle güzel, insanlar böyle güzel, havası dünyada tek, dağı güzel tepesi güzel vs.. cümlesinin sonuna "hiç doğu gibi değil!!!" cümlesini mutlaka eklemeleri

doğunun nesi var, yunanistana, bulgaristana daha yakın olmak daha iyi insan olmayı, daha kültürlü, daha köklü olmayı mı gerektirir. bu nasıl komplekstir arkadaşım.
gerçi ben gendim daa güççükken seyle derdim: değil mi, ne kadar güzel, yemekler ayrı insanlar ayrı güzel vs...
sindi ayıktım, gıymet bilir oldum gendim artı söyle diyim anneeeceem:

cahal: *
ben: tabi ki öyle. ex oriente lux !!!
cahal: !!!!!
ben: işık doğudan yükselir...
cahal: !!!!!
ben: fransızca! hani batı dili yaaa o açıdan siz bilirsiniz diye *

ya da

cahal: vs.vs.
ben: aydınlanmanıza sevindim. geç olmuş ama iyi olmuş.
cahal:!!!!
ben: ama siz de yaşanacak yer diyip yerleşmeye kalkmayın her gelen kendi kültürünü ekleyip biraz daha dejenere ediyor *
cahal: !!!!

ya da

cahal: ... bize çok iyi davrandılar ... ama biraz kilolular gibi?
ben: sizi yerli sanmışlardır !!! benziyorsunuz!!! *

gaçak çay

üniversiteyi istanbulda okuyan antepli arkadaşa uğranır, biraz salça, biraz antep peyniri filan götürülür
ben: ... bunda da kaçak çay var içersin bol bol ...
antepli: aboo, işte bu hakketen makbule geçti içilmez mi
kaçak-içme laflarını uzaktan duyup tedirgin olan dışarılı ev arkadaşı: yaa ben kaçak filan istemem evde*
biz: içmeee yelloz

gaziantepli ünlüler

antep dondurması

carte d'or'un "nefisssssss anteppppp fıstıklı dondurma" dediği dondurma deel. carte d'orunki hani yabancı memlekette kilisliye sahip çıkarsın ya işte öle bişey.

birinin antepli olduğu nasıl anlaşılır

acılı yemeğin yanında bile üstüne serpmeye kırmızı biber ister illaki. lokanta*, ev* farketmez. imkasızı aşar biberin olmadığı mcdonaldsta 3-5 tane acı sosa bana mısın demez.
Henüz takip ettiği biri yok.
Henüz takip eden biri yok.
izmir escort gaziantep escort kayseri escort maltepe escort denizli escort bursa escort gaziantep escort mecidiyeköy escort beylikdüzü escort marmaris escort beylikdüzü escort esenyurt escort beşiktaş escort bodrum escort sakarya escort