mahallede yapılan maç öncesi yaşanan meşhur replikten bir tanesidir. top'u olan kişi evden topunu getirir ve maç başlamadan önce mutlaka ; "patlarsa aramızda " derdi. çünkü o zaman da paramız yok ki patlatan kişi hemen top alsın gelsin. ama mutlaka top patlardı ve hemen ilk çare olarak patlayan yere sabun sürülürdü. o da çare etmedi mi herkez 3-5 kuruş verir yeni bir top alınırdı.
benim güllelerimin hepsi evcil'di ağam. hepsi birbirinden güzeldi. ama en güzel almancı güllem vardı diğer güllelere nazaran biraz daha büyük ve attığımda şaak gadanak baş'ı vururdum. hey gidi günler.
gaziantep in bağrından kopmuş, halk sanatçısı, o bizden biri. * bayraktar lisesi mezunu..sağ da solda beni nerde görse şarkı söylerdi erzıkırık. bir zamanlar çakma polat alemdar diye televizyonlara çıkmıştı. şimdiler de istanbul'da gece kluplerinde sahne alıyormuş.allah satı bazarr vere ne diyek yoorumm yolun açık olsun.
canım memleketim gaziantep'ten başka bir yerde bulamayacağınız ve tadını alamayacağınız enfes tat. fırından çıkart çıkmaz antep pendirini yatırıcın arasına sıkmaç şeklinde yiyeceksin.
babasının ihtiyarlığında doğan ve babsı ölmekle pek küçükken yetim kalan çocuk.
ayrıca; tavuk ilkbahar da değil de sonbahara doğru yavru çıkarırsa civcivler güz yağmurlarına ve soğuklarına dayanamıyacak kadar küçük olacaklarından bir türlü gelişemezler ve buna halk arasinda çörten cücüğü derler.
hediye harmani zilgit adlı programda saçının arkası uzun ön tarafı kel olan barak gahvesinin orada oturan guşculara benzeyen sunucu'nun sürekli içinde bulunduğu eylem.