doğdu guyruk kalmadı goruk:
öncelikle "guyruk doğması" tabir edilen zamanı bilmek gerek...
sıcak temmuz ağustos günlerinin sonlarına doğru,gündüzlerin sıcak ama gecelerin serin olduğu günlere geçilen zaman diliminde"guyruk doğması" hadisesinden söz edilir...bir nevi "cemre"olayının karşıtı gibi...
işte o günler de bütün "ham"lar olmuştur...dolayısı ile koruklarda üzüm olmuştur.
halik: tdk sözlüğüne göre "moloz" demek... moloz ise;toprak ve kireçle karışık taş kırıntıları olarak anlatılıyor...ancak...
"halik" daha çok bir koyun türünü tarif eden sözcük olarak günümüzde kullanılıyor...etine en çok rağbet edilen "antep haliği"denilen koyun türü...
kesin olmamakla birlikte,kireç karışımından yola çıkarsak;beyaz toprak birikintisini tarif eden halik,beyaz bir koyun türü olan "antep beyazı" deyiminin yerine de kullanılmış diyebiliriz...
antepliye dışarılılar tarafından hediye getirilen şeyler: mizacımız gereği oldukça fazla miktarda hediye veren bir yapımız var...dışarılılara baklava,fıstık,bakır eşya hediye ediyoruz;hatta eskiden kaçak tabir edilen eşyalar da hediye ederdik...
peki bizlere kimler neyi hediye olarak getiriyor?
ohuntu: ohuyucu lar vasıtasıyla düğune çağırmak...
davetiyeler çıkınca terkedilen bu geleneğimizi şimdiki nesil hiç bilmez...anne veya ninelerinden bilgi alabilirler..
hacca gitmiş bir kimsenin uhrevi duygu ve davranışlarında daha bir mülayimlik beklenir.
haram işlerden sakındığı varsayılır.
hayır hasenatlarda daha bonkör olması istenir.
çapkınlık yapmaz ,içki içmez,tefecilik ve faiz nedir bilmez kabul edilir...
işte hacca gidip "hacı"sıfatını adının önüne alıp da bu saydığım bütün olumsuz davranışları yapmaktan kaçınmayan bu kişilere halk arasında "gavur hacı" denir.
yani aramızda sayamayacağımız kadar "gavur hacı" vardır.
1950 li yıllarda nişanlı bir kıza arkadaşları nişanlısının nasıl birisi olduğunu sorarlar.yakışıklı mı,boylu poslumu mu...kız utana sıkıla cevap verir" şey yahışıklı olmasına yahışıklı .yanı anneycanız ne cip uzun ne cip kısa"
ortalık kahkahadan yıkılır.kahkahaların sebebi çok geçmeden anlaşılır.damat adayının adı necip'tir.***
antepi uzaktan sevmek asklarin en guzeli mi: hep gurbetlik yaşadık,kimi zamanlar hasrette çektik.
ancak bu başlık dışarıdan hasretlik çeken antepliler için.
duygularını bizimle paylaşsınlar...
antep aşkı neymiş anlasın dünya alem
eskiden cuma günlerinin resmi haftasonu tatili olduğu günlerden kalma bir ifade...yani şimdiki cumartesi gününün konumunda olan perşembe gününün adından türetilen bir kelime.perşembe=hamis,dolayısı ile perşembe günü alınan haftalık ücretin adı da "hamislik" oluyor...
pazartesi=isleyn
salı=telate
çarşamba=erbaa
perşembe=hamis
cuma=cuma
cumartesi=sep
pazar= ahad
bayram arefeleri ve gecesini ibadetle geçirmek isteyen antep hanımlarının hem ibadet hem yemek yapmalarına imkan tanıyan bir yemek türüdür yuvalama...tesbih tanesini andıran pirinç köfteciklerinin her bir tanesi için getirilen kelime-i tevhid yuvalamayı bir anlamda kutsanmış bir yemekde yapmaktadır.zaman tünelinde tesbih kısmı unutulsa da yuvalamanın ramazan bayramlarının değişmez yemeği olmasının nedeni budur.
garinin oğlanı sel götürmesi:antep yöresinin mevsim özelliklerini özetleyen bir deyimi...ılk baharın sağanak yağmurlarında oluşan selleri işaret eder.oğlak koyun ve keçilerin doğum zamanını,selin götürdüğü şeyinde hem (bkz: gari)(ihtiyar kadın)hemde oğlak (keçi yavrusu) olması selin çok büyük boyutta değil,küçük boyutta olacağını tarif eden mükemmel bir anlatımıdır.
"birden yağmura tutulduk anam"
"ee tam da garinin oğlaanı selin aldııı günlerdeyk taman"
bir yemeğin pişmesi için od (ateş) ne kadar gerekli ise,bir kadının ezilmemesi için de öncelikle kocasının o'na değer vermesi gerektiğini anlatan,(rahmetli annemin sıkça kullandığı) bir deyim...
degirmi:kare...veya kareye yakın dörtköşe şekil...
"avuç içi gibi des değirmi arsası var"
antep'in önemli semtlerinden değirmiçem'in adı da ordan gelmektedir."kare şeklinde çimenlik yer "anlamı taşır
elatına binip çalımsatmak diye buna denir.
bizene cimbomdan fenerden veya bir başkasından... gaziantepspor süper ligde ise onunla sevinir onunla üzülmektir antepliye düşen gerisi abesle iştigaldir,boyalı medyaya alet olmaktan ibarettir.
dünyanın başka hiç bir ülkesinde başka bir şehrin takımını tutmak gibi bir ucube davranış biçimi yoktur.örneğin bir barcelonalı real madrid'i tutmaz asla...