simdi efendim eskiden etleri saklamak icin ( buzdolabi yokken) onu kusbasi etten daha kucuk dilimleyip, mahsere kazaninda biraz pisirip sonra kavun buyuklugunde topaclar haline getirerek saklarlarmis. ileriki zamanda etli bir yemek yapilacagi zaman bu topactan bir miktar alinir yemege katilirmis. topac yapildigi gun ev ekmegide yapilirmis. masere kazaninda pisen etin yagli suyuna ev ekmegi batirilip birazi konu komsuya dagitilir arta kalan kismida evde aksam yemeginde yenirmis.
cocuklugumda hatirlarim. buzdolabinin olmadigi zamanda, iyice kavrulan, bol tuzlu , zirklanmis etin ufak portakal büyüklügünde sepetlere konularak mutfaga asildigini hatirlarim. mis gibi kokardi.
kuban etini dağıtmaktan çok kendine saklayanları eleştirmek için hak için gurban küp için topaç derler. eski bir söz olduğu bellidir, zira artık et, topaç olarak küplerde değil dondurulmuş olarak dolaplarda saklanmaktadır. bu arada diğer bölgelerin "topaç" olarak bildiği şey antep'te " deerme"dir.
uşæglığımızın eğlenceli bir oyunu.ipi topaça sararsın, yere hızla atarsın ve en uzun döndüren topacı, gazanır. deerme olarak da adlandırılır.aha bu da resmi:
http://www.firmasayfasi.com/resimler/urun/large/topac-6zuzz-3386.jpg
eski æntep evlerinin mutfaklarında, karşılıklı iki duvarda tavana yahın yerde tuvallak iki dene küçük pencere kimin delik olurmuş..topacı o iki pencerenin arasına deng gelecek şekilde asarlarmışkine aradaki hava ahımı eti soğok dutsun, et de bozulmasın..
lezzeti hec bişeyde yoh.iremazanlık gün ahlıma geliyy köye geddiğimizde nenem sahurda yumurta pişiridi topaçdan şindi nerdeee anam eti pişirik goduda önümüze topac edmesi galdı .
eski zamanda buzdolabı yada derin dondurucu olmadığından eti birtakım yağlar la hafif haşlayıp, topaç şeklinde sıkar eyle saklarlarmış. ağır misafir gelirse de harpadak tavada pişirir yanınada bi domatos doğrar sofraya goyarlarmış ağam .