bizim yokuş (eski garajlarda, ıran çarşısından yukarı bakınca görünen o uzuuun yokuş) her kar yağdığında kardan araba falan çıkamazdı da saglam kar tutardı. yürürdük üstünde sonra türkmen caddesi boyunca sıypardık, değme sıypancaklara "baa mısın? "demezdi...
yalan da olsa artık böyüdük yoorum, artık "eşşek gader oldun" diyorlar, sıypamıyk... :(
arif erkinden(tatlı bela fadimede temel karakterinde oynuyor su an gaziantepli tiyatrocu) bir hakiye:
"yatılı okulda okuduğumuz dönem o gün öğle yemeğinde farklı bişey getirmişler adı makarna la yorum nası bi naletse kaşıı çalın sıypıyy çatalı vurun kaypıy onu yiycik diye aç galdık ağam o gün"
birçogumuzun anılarını bıraktıgı uzun zaman geçirdigi metal sıypancakların tırmanma direklerinin (minarelerinin) yerine artık plastikleri yapılıyor ve inanın eskileri kadar saglam olmuyor.
küçükken parkta oynarken bir çocuk "anne beni sıypancağa götür sıypıcım" diyerek çekiştirirken etraftaki birkaç insanın garip bakışlar içinde olduğunu farkettim daha sonra anladım ki antepli değiller :)
sıypma, sıypdırma, sıypdırılma gibi kelime halleri olan, sıypdım, sıypdın, sıypdı, sıypdık, sıypdııız, sıypdılar şeklinde çekilen anteplice sözcük dizini...
temam sıypancak sonradan parklarda çıktı ama bizim çocukloomuzda en eyi sıypancak okul çantemizdi.gar yağınca sıyıpmaya giderdik.kimasımız bir poşete oturup gaeyardık götümüz donga donga.ben oghuldan çıghar çıgmaz yarlıımı sıyırır ve hemen hamamın yohuşunun ordan çenteye otorup sıyıparagdan gılınçoolu meydana inerdim.tabi soona da anamdan yaağnımın ortasına sumsuo yirdim ayrı .sumsuk neyse de bazan elinde habbap ya da çamaşır toghacı oludu o zaman yeen argıdırdı valla.