rafik

Durum: 846 - 0 - 0 - 0 - 22.09.2015 22:12

Puan: 6721 -

19 yıl önce kayıt oldu. 2.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 43

yidirdeez gene baa

bobamın sık sık kullandığı cümledir. ardından da "çayı getiring hemen", "bu çay daha bişmedi mi?" "bu çay kelle mi oldu?" gibi cümleler duyulması olasıdır, hatta kaçınılmazdır...
son günlerde bobamın yerini almaya başladığımı da farkettiren cümledir...

ayni gendi

güççüktüm, halamın oğlu "delice" lahaplı hasan abimle televizyonlu ataride* bilardo oynuyk, bu oyunu baa öğretiy ama nerdeee, anca gendi oynuy. "bak beyle yapıcın" diyerek cızıklı işareti getiriy getiriy, istediği noktaya gelince "aynı gendi!" diy ve sonra da tarpadanak girdiriydi topları. o hanek bu hanek işte. bir şeyi tam kararında, olması gerektiği gibi ya da tamamen benzediği manasında söylemek için kullanılan, bende yeen hatırası olan bir haneğimizdir gendisi...
eyi anglattım, aynı gendi oldu alaha!

ammi halfe

bayakleyn baktım, ben de ammi halfe olmuşum. nasıl oldum bilmeym ama aaziyn ustu sura mi ustam ayıktırdı. eyi birşey ellaam.

nurganada bal erik biz uefa ya gederik

bu yönetim ve anlayış varken sittin sene daha zor dediğim slogan... alayına giderik de bu kafayla alayı bize gidecek, ondan gorhiym...

kebap makinesi

ases de yuhalıktan başka bir şey deeldir. her şeyi makinaya bağlayabilirler ama bu işin keyfini hangi makina verebilir ki? bir antepli için yemeği yemek kadar keyif veren şey varsa o da yapma kısmıdır, taşkalasıdır, gerektiğinde vıcık vıcık ses çıkarmasıdır. "hele iki şiş de çiğer sapla" demesidir, "hele birez de ekmeksiz yiyn" demesidir... sahı biz bilmiyk onun makinasını yapmayı, la yoorum biz sahan bombası yapmış adamık, yuvarlama, kebap makinaları ney ki? siz de bizi allo cello adam mı bellediiz...
elin caponu ne bilsin kebap saplamanın dadını, keyfini... go da get heerif!

antebin piskopatlari

yeni nesil örneği için (bkz: rafık)*

altinsehir

yanında piramit adında bir havuz vardı. lise de sınıf arkadaşlarımızla bol bol geder de orda maç yapardık.
gene baa nostalji yaptırdıng sözlük...

gulaasma

besni'de de olsa antepe zikren ve fikren yakınlıklarından olsa gerek sık sık bizim acil serviste duyduğum hanek;
r: dezze nasıl oldung? garnıyn agrısı nasıl oldu?
teyze; gulaasma oğlum!
rafık önce sırıtır, sonra hastanede olduğunu tekrar hatırlayarak kendini toparlar ve işine devam eder.
(bkz: hasta nene hanekleri)

antep gençliğinin gözde arabaları

her yönüyle istanbula özenen bir memleket oluvermiş olmamız hasebiyle genç arkadaşlarımızın favori arabaları şu sıralar aynı istanbulda olduğu gibi peugeot 106,206 ve türevleridir... nerde antep-fransız tarihi mücadelesi, nerde fransız arabalarına kafayı takan genç antepliler...
tehoovvv!

suların arahı gibi akması

hee, şimdi angladım; ben de niye durduk ettik yere kafam güzel oluy diydim...
varol asım başgan(!)

18 ekim 2009 gaziantepspor fenerbahce maci

antep seyircisinin bir kere daha tiyatro izler gibi izlediği, izlerken bunalıma girdiğim maç olmuştur... tamam bağırmıysıız, coşmuysuuz ama arada bir uuuuvvvv falan deyin de aksiyon olsun yoorum, anca çekirdek yiyk...
fenere eyi ders verdiğimiz, bütün büyük geçinenlere uyguladığımız tarifelerden biri daha olmuştur...
yeri baalım!

107 ihsan

haylo gelini yeen güzel söyleyen, tanımasam da kanımın kaynadığı kibar antep insanı. popstar diyen bir yarışmada birinci olmuş, namını o yarışmayı izleyenlerden duydum, şimdi trt de bazen görüyorum. allah vere de heder olup gitmeye aralarda...

antepte düğün günü erkek evininin kız evini kuaföre götürmesi

geçenlerde abimin düğünü ve aynı zamanda gelin arabası olmam nedeniyle bütün gız evini hatta az kalsın gomşularını da kuaföre götürmek zorunda kalarak bu durumun ne kadar can sıkıcı olduğunu, damadın gardaşı olmamak ve hatta mumkunse sadece misafir olmak gerektiğini eyi belledim.
gıran giresiceler, arabayı gavur arabası kimi kapatıylar, hepsi doluylar, "lan heç mi araba görmedeez" neymiş de gelin arabasıymış... çiçek abbas gibi kuaföre adam taşıdık, eyimişiniz yoorum! gız evi-guaför arasında seferler düzenledim artık. bir de gelinin görümcesi saçını beğenmeyip tekrar saçını bozdurmaz mı? "ala yeriii" dedim içimden, ağzınıng üstü şu mu demeyip kepicim de şenglik bozulmasın deyn tuttular.
damadın kardeşi, doktor kardeşi derken derken düşünün başıma geleni, anam allah yırag eyleye!..
*

galem acki

derste konuşmak için galem açkılar eyi mahana olurdu valla. çöpün başına dingelirdik iki arhadaş. başlardık laklahıya... benimde çocukluğum depreşti...
bir de depesindeki vidayı söküp kalemi tahta yontar misali doğal şekilde açmayı huy bellemiştim... hey gidi çakmak hoca *

dalga

argoda "manita" var ya hani, antepte de bizim uşaklar eyle derler. "gonuştuğun kız"ı tasvir eden hanektir. rafık kadar olmasa da sevdiğim haneklerden. hatta bazen ağzımdan kaçırdığım da oluy;
şeyle ki;
bıldır gonuştuğum dışarılı kızla balkonda oturuyk, kilisten getirdiğim kaçak çayı içiyk. yeni bir ilişki olduğu için antep kültürünü aşılıym her fırsatta. bir yandan da gelene gidene bahıp dedikodu yapıydık, ordan arkadaşın kız arkadaşı geçerken benimki sordu;
"şu kız kim?"
benden gelen cevap; şoo gız mı? o bizim mamedin dalgası yav! *
k: neyyy?
rafık; yav birez argo oldu ama bizim orda sevgili, çok sevilen demek *
k: vayyy, ben senin dalgan mıyım şimdi?
rafık; * tabiki fıstığım! ...
...

bunun bir de başka hatırası var ki babamın yanında tometos gibi olmuşumdur;
mezuniyet törenime gaziantep'ten gelen ailemle fotoğraflar çekiliyoruz, şo geçede de gonuştuğum gız var, ailem gızı görmüş ama çaktırmıylar tabi, tanıştırmadığım için. bir de şöför olarak getirilen fırlama burhan abimiz var, tipik antep uşağı ve yukarıbayır çocuğu.
ben çaktırmadan kız arkadaşımla fotoğraf çekilirken burhanın babama sorduğu soruyla gendimden geçtim;
dayı! şo gız f....t'ın dalga sı mı?..*
ben orda kıpkırmızı oluvermişim bile. babamın ne diyeceğini bekliym.
neyse ki babam her yoldan geçmiş, her türlü alemi yutmuş çıkarmış bir adam olmanın verdiği tecrübe ve vakurla önce burhana sonra bi kesik de baa atar ve burhan höser...*

allah genderi argıdıp incitmesin, ömürlü olsunlar nediym...

dalga tutmak

eğlenmek, keyf yapmak gibi anlamları olan ama çok kullanımlı bir hanek.
örneklerle anlatacak olursak;
örnek 1-
-arabayla gederken biraz hızlanınca rafığım seslenir; "dayı yavaş gette dalga tuttuğumuz belli olsun!"
örnek-2
kardeşim alpaslanla yukarıbayırın menşur elemanlarından biriyle oturuyoruz, henüz çocuk yaşya oldoo için eskilerin sohbetlerine pek bir yabancı duran ama antep sohbetlerine hasta olan* yeni yetme gardaşım bu uşağın her lafına gülüy. en son dayanamaz bizim psikopat ve baa bakıp;
"dayı* bu oğlan benim dalgamı tutuy, ayıp oluy tama!" der ve biz bir kere daha kırılır geçerik.
örnek-3
arkadaşlarla oturuyoruz, ammimin oğlu mamet de var, konuşturup konuşturup en antepli ve en doğal halleriyle keyf bulurken abim gelir;
abim; nediyniz la!
r: nedek yav, mamedin dalgasını tutuyk...

bu beyle örneklerle geder...

hee, bir de "dalga" diyen hanek var ama o başka anlamda gullanılıy. (bkz: dalga)

yuvarlama

neden "yuvalama" denildiğini bir türlü anlayamadığım ve bilemediğim, inatla ve vazgeçmeden "yuvarlama" demeye devam ettiğim harika antep yemeğidir. bayram sabahlarının vazgeçilmezi, antep adını duyan bilen bilmeyen herkesin aklında, yiyenlerin ise yüreğinde yer etmeyi başarmış bir lezzettir. yaşanılmalıdır, yaşatılmalıdır...
yemeklerin nirvanasıdır... bayram namazlarının bitmesini sabırsızlıkla bekleme sebebimdir *

gaziantep antepliler dernegi kurulmali mi

kıbrıs'ta bile var, her yerde var. hangisi ne kadar işlevsel bilmem ama gaziantep'te muhakkak kurulması fikrindeyim. gaziantepte diğer bölgelerden gelenler lokal, dernek vs adları altında kumar oynatır, toplanır vs etkinlikler yaparlar orası ayrı ama dışarıdan bakıldığında iyiden iyiye antep kültürünü farklı tanır oldu insanlar, bu zevatın sayesinde... antep kültürüne antepin bizzat içinde bulunan ve adam kimi tanıtan bu oluşum ziyadesiyle lazım...

gak deym it

üstteki dialogun devamında kardeşin duymazdan gelinmesi ya da gendisinden tepki alınamaması durumunda hemen duyulması olası hanek; saa deym tama!

pata

çocukken bayramlarımızın vazgeçilmez eğlencelerinden birisiydi. şimdi yaş 26 oldu, sokakta patlatsak olmuycu, patlatmasak içimizde galıcı. kimse görmeden, gomşulara çaktırmadan arada yahıym iki tene, yüreem soğuy. dalgasını tutuym gediym. yeriii!
(bkz: sıçan govalayan)
(bkz: torpil)
  • /
  • 43
Henüz hiç başlık açmamış.
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 846

ayni gendi

güççüktüm, halamın oğlu "delice" lahaplı hasan abimle televizyonlu ataride* bilardo oynuyk, bu oyunu baa öğretiy ama nerdeee, anca gendi oynuy. "bak beyle yapıcın" diyerek cızıklı işareti getiriy getiriy, istediği noktaya gelince "aynı gendi!" diy ve sonra da tarpadanak girdiriydi topları. o hanek bu hanek işte. bir şeyi tam kararında, olması gerektiği gibi ya da tamamen benzediği manasında söylemek için kullanılan, bende yeen hatırası olan bir haneğimizdir gendisi...
eyi anglattım, aynı gendi oldu alaha!

anteplice şiirler

~arbet aşklar~

olmuy raffığım,
olmuy!
sevmek bize gelmiy
aşk üstümüzde durmuy.
hep arbet,
hep bi beden böök!..
hep hıra galıyk, hep yavan,
aşk bize gelmey...

anamızın aldığı asbap da deel ki
"seneye de giyerik" diyek.
terzisi de yok ki
"acı şoordan sırıçla" diyek...

olmey raffığım, olmey!
esas da biz
yaralarımıza yamalık yapak,
yalıızlığımızı geyek...

anteplice şiirler

bes bi selam yolla n'olur...

damdan düşen çalıñır da
aşgına düşen necolur?
acı bi selam yolla bæa.
göynüm bayram yeri olur.

güneşssiz salça olmaz ya
sensiz bu uşak hayle olur.
dadım, duzum hep sensin
bes bi selam yolla n'olur!

adıñıñ geçtii kimi
yüreem bi taaf olur.
zahterler çiçek açar,
fıstıklar guş bohu olur.

narlar tenelernen dolar,
kebaplar küşneme olur...
hallikler tay tay goşar.
yüreem sen deyn caşar.
bes bi selam yolla n'olur...


(rafik)

anteplice şarkılar

sarı hallik

uykulu gözlerle
döndüm namazdan.
saa sarı hallik aldım
davar bazarından.

sen olmasañ halligi
kesemezdim ben.
gayemezdim mangalı*
yiyemezdim heç.

uyarlama: rafık

2 mart 2011 galatasaray gaziantepspor maçı

ziraat türkiye kupası'nda daha önce gaziantepsporumuzun 3-2 yendiği maçın rövanşında 0-0 berabere biten ve tur atlamamızla sonuçlanan maçtır.
bizi başarılara alıştıran gaziantep bu maçta orta sahayı geçmemeye yemin etmiş olsa gerek ki boş bulduğu ataklarda bile yeni gelin misali gönülsüz oynadı.
acı bastırsa üçün beşin haneği olmazdı yanı. akıllıca bir oyun olsa da gorhmadık deel yanı.
danny adlı defans oyuncumuzun gayet sağlam ve soğukkanlı oyunu da takdiri hak etmiştir.
ayrıca bu maçla gs'nin yeni stadının adını beyrantepe olması yönünde gensoru verilse, gaziantepin tarihte bıraktığı izlere bir tene daha eklenir, dadından da yinmez he.
*

tesadüfen gelişen tertip: yolladıktan sonra bu enteynırın da "66727" numaralı olması, yanı 27ynen bitmesi, bu işlere mistig bir hava da gatmıy deel yanı. oader dua ettik, boşa getmedi çok şükür.

can yücelimsi anteplice şiirler

dehlizlerde göynüm
cımaklıym duvarları
duvarlar ağlamaklı.
sen arsatan.
gediyn uzaklara
bensiz...
ben sensiz
sen deñsiz...

-cañ yücel-

anteplice şiirler

~arbet aşklar~

olmuy raffığım,
olmuy!
sevmek bize gelmiy
aşk üstümüzde durmuy.
hep arbet,
hep bi beden böök!..
hep hıra galıyk, hep yavan,
aşk bize gelmey...

anamızın aldığı asbap da deel ki
"seneye de giyerik" diyek.
terzisi de yok ki
"acı şoordan sırıçla" diyek...

olmey raffığım, olmey!
esas da biz
yaralarımıza yamalık yapak,
yalıızlığımızı geyek...

anteplice şiirler

misgilim sevdam

can çekişen bir hallik kimi
yerlerde yatıydı sevdam.
bes bi pıçak çalıcıydın,
gurtulurdum bu acıdan.
tek dileem buydu senden,
çalmadıng...
ganım içime ahtı;
mındar oldu misgilim sevdam

şimdi, gapının urgunda yatıym
sahipsiz bir hallik kimi
gelmeliyding döyyüs!
gelmeliydin!..

gıymete bindin,
gelmeding;
bak fıhara galdı,
yetim galdı sevdam.
nalet ettim, gancaloz oldum,
dört golluya bindi sevdam...

11:33 14.12.2009
not: anteplice ilk şiir denememdir, devamı gelici inşallah. hele eleştiring *

antep medyası

gaziantep'e yakışmayacak derecede berbat, yetersiz ve kıt olan, yıllardır bir tane aklı başında programı olmayan, gaziantep'i tanıtmak konusunda hiç bir adımı olmayan, anteple alakası olmayan sıra gecesi tarzı programlar, haberden başka herşeye benzeyen haber bültenleri, diksiyondan bihaber sunucular ve daha birçok nedenle kahreden medyadır.
hele bir de yuvarlak yüzlü, aynaya ve ekrana bakmaktan aciz bir hediye programı sunucusu* vardır ki gördükçe kafamı duvara vurasım gelmektedir.
antep'in neden uydu kanalı yok diye sohranırken son zamanlarda uyduda antep olay kanalını görünce umutlanmıştım; ama ne yazar; tanıtım nerde, antep nerde...
özetleyecek olursak; 1 yıl önce saat 01.00 sularında antep olay kanalında yayınlanan "kefen bayraklı kale" belgeseli dışında bütün antep medyası boştur, ottur, hiçtir...
antep bundan çok daha fazlasını haketmektedir, zira medya büyük bir güçtür, ihtiyaçtır...

abartı olacak ama: allah iki eyiligin birini vere!*

secaat saabi halfeler

bes bi dene arbet oynan sonuncu olmanın hazzını yaşadığım ama birez de nader gözü göynü bol adam mışım yoorum dedirten listedir.
Henüz takip ettiği biri yok.
Henüz takip eden biri yok.
izmir escort gaziantep escort kayseri escort maltepe escort denizli escort bursa escort gaziantep escort mecidiyeköy escort beylikdüzü escort marmaris escort beylikdüzü escort esenyurt escort beşiktaş escort bodrum escort sakarya escort