antepli herifin biri arvadına deli der dururmuş,bi gün cok ökelenmiş arvadına,başka bir arvat almak için yola cıkmış biraz ugraştan sonra bir aileyle anlaştıgının farkına varmış..akşam kız evinde yemege kalmaya karar vermiş..evde kızın anası,babası,amcası,kardesi, halası, teyzesi,dayısı da varmış
*..evlenecek kızı pınar başına su almaya göndermiş babası,kız gitmiş aradan saatler saatler geçmiş ortada yok tabi merak etmiş kızın babası, bu gızı gönderdik neçe oldu gelmedi varıym ardından bi soluk bende gidiym demiş.kızın babasıda saatler oldu dönmemiş,ardından annesi, halası, teyzesi amcası teker teker böyle çıkıp gitmiş evden. evde tek kalmış adam tabi ne gelen var ne giden merak edip kendide pınarın başına gitmiş..gitmiş ki pınarın başına hepsi oturmuş feryat ederek aglıyor,adam şaşırmış tabi sormuş;
-neen aglıysız ne oldu
eliyle gözünün yaşını silip adamın yüzüne bakmış kız ve anlatmaya başlamış
-pınarın başındaki o kocaman meyve agacını gördün mü.yaprakları dalları suya dogru egilen agaç kocaman ulu agaç.işte babam beni sana verince benimde senden bi çocugum olunca o çoçukta pınarın başına su almaya gelince agaca çıkıpta yere düşüp ölmezmi(bu arada aglamaya devam eder)
adam şaşırmıştır,digerlerine bakar digerleri aynı şeyi anlatıp hüngür hüngür aglamaya devam eder..kız adama dönerek sorar
-he babası hee söyle sen üzülmen mi,söyle babası
adam
-neen üzülmeyciymişim elbet üzülürüm
adam arkasına bakmadan
gaça gaça evinin yolunu tutar ve der ki
elin delisinden benim delim eyiymiş..bu saatten sonra karısını hiiiç üzmemiş el üstünde tutmuş ve onu sevmeye devam etmiş
******