(aslında birçok yörenin gelin formatı böyledir amma anteptekinin aurası bi başka yooorum).

saç gafadan sarıya boyanır bi kere hatta kestirilir de şöyle 'la yoorum kestirikler de mi ney kızın saçını?' diye görümcesine sorulacak şekilde.
vücut üstündeki altın yerleşimi başka yerde yoktur.antep gelininin altınının sarısı bi başkadır ...
belli bir müddet görünür yerlerdeki hakimiyeti devam eder bu altın gurubunun!

gaynanayla altın günlerine geder,şeyle bi boy gösterir.sonra da arkasından yeğn gözel hanekler gelir.
-bacım gelni görüyn mü gaynanasının dizinin dibinden ayrılmıy.get bi de bizimkine bak hele...

saçı röfle yapmak nedense en olmazsa olmaz faaliyet olmuştur antep gelinleri arasında.

gencecik bir kızı; diz altı dar etekle,lüzumsuz yükseklikte pabuçları,gözlerinde yemyeşil koyu farı,sarıya kaçan sık röfleli saçları ve olmazsa olmaz düğünde nişanda ev görmede takılmış bütün altınları üstünde yanında yaşlıca bi antep arvadı ile görürsen bil ki yeni gelin.

kaynanayla ilk kabul devresine başladığında ayaklı kuyumcu görüntüsü oluşur

evlenmeden önce dal gibi, beş sene sonra heyvan kimi olur...

beceriklidir maharetlidir şişmancadır belki ama doğurgandır bebeler anne sütüne boğulur. her uygun zaman ve mekanda köfte yoğurur. en az iki metre altın zincir ve 12 çift burması vardır

bileğinden başlayıp dirseğe kadar uzanan burma bileziği varsa ve bide saçı röfleliyse bilin ki antep gelini

beni şoka sokan budur dedirten son antep ziyaretimde gördüğüm olay gayet modern giyinmiş bir gelin hanımımızın kotun üzerine taktığı altın kemerdir

yawrum gelin köyden gelikse zatı ilk bahışta anlaşılır çünki uşaa nasıl giyinileceğini belletmezler oda fıkaram yeni gelin olmanın hevesiyle ne bulursa geyer altınların hepsi takılır(heç çıkarılmazki zatı)parlak parlak dahımları çeker üstüne ayaanada bi tene beyaz çarık.çarığı içinden çıkan kırmızı kırmızı kınalı ayaklar.beş batman önde dışarı fırlamış vaziyette tabiki..

(bkz: acer gelin)

(bkz: antep damadı)

(bkz: kızımı verdim mazmana)

annemler bir yere gelin görmeye gitmişler.kaynana üst katta oturan geline seslenmiş.
--gızım yeşil eşortmanlarını gey altınlarını tak da gel.
gelin gelmiş yeşil kadife eşofman altüst giymiş.dirseklere kadar ve boynunda sapsarı altınlar..

herifcil olur...
gençliğin verdiği kuvvetle eyi küfte yoğurur...
her kadın organizasyonunda "ben yoğururum kele" çıkışlarıyla gaynanayı gururlandırır...
yediği küftelerin etkisiyle beş seneye kalmaz (antep dezzelerinin deyimiyle) tas gibi surat,löp gibi karın sahibi olur...
golundaki altınları altı ay sonra satıp beyaz şahin alınmasına yardımcı olur...

eskiden antepte kızlar çok küçük evlendirilirmiş..tabi eskiden tv yok,teknoloji yok, bu kadar çeşit yok,ayrıca elalem ne der baskısı var,baba baskısı var,abi baskısı ,amca dayı baskısı var kızlar herşeyden bihaber yaşıyor tabi..14-15 yaşındaki kızlar hiçbirşey görmeden kocaya verilir ve o güne kadar sen küçüksün denilen kızlar bir anda kendilerini büyüdün artık bak kocaya gidicen kendine çeki düzen ver laflarıyla karşı karşıya bulurlarmış.tabi adet olduğu üzere o güne kadar allı pullu giymeyen, kuaför yüzü görmeyen,yüzlerine boya değmeyen kızlar büyük bir değişimle kuaföre götürülüp kaşları alınır,saçları boyanır ve envayi çeşit boyalarla makyaj yapılır ve allı pullu elbiseler giydirilirmiş.(göze çarpsın ayansı olsun diye ciyank renklerle tabi)..hele birde zengin yere düştüyse üstüne birde takım takım altınlar eklenirmiş.eee o güne kadar bu durumların hiçbiriyle karşılaşmayan kızlar,bakımın bu şekilde yapılacağını sanar ve aynı şeklide devam ederlermiş,tabi üstüne birde kaynananın ,görümcenin etrafa gelini göstermek için sürekli makyaj yap güzel giyin sözleriyle kızlar bu şekilde devam etmiş.tabi arkadaşlarının bu şekilde değiştiğini gören diğer kızlarda gelin olunca böyle yapılır zannedip bu şekilde devam etmişlerdir. evlendikten kısa bir(ortamala 3-5 ay) süre sonra koca ve kayınbaba baskısıyla bu halleri çok sürmezmiş ama yeni gelinlik günleri böle geçermiş.. antepte hala bu şekilde devam eden yerler var ama şimdiki gelinler böyle değil artık..zaman çok değişti tabi..benim naçizane fikrim böle...

gelinlik bir tek düğün yada düğünden sonra da giyilmediği gibi evlenme yıldönümünde de giyiliy * **

misafır gelince somurtmayan güler yüzlü,hamarat, agzını ayırıp iş dutmaz,evi çekip çevirir

(bkz: antepte yeni evlenen kizlarin saclarini sariya boyamasi gelenegi)

eskiden oğuzelinde yeni gelinler başına beyaz tülbent , başın yan tarafınada *küçük bir demet çiçek , boynuna en az 10 tane cumhuriyet altını takar , gözlerine sürme çeker ve genelde bordo kadife elbise giyerlerdi..bayılırdım o kadar güzel görünürlerdiki...
şimdi devir değişti ... kim gelin ,kim gız , kim 3 uşak anası bilemiyoruz artı..