+ urfalı arkadaşım (kendisi edebiyat öğretmeni okumuş yazmış (!) bir er kişi)
- ben
+ peki sen biliyor musun, aslında fıstık urfanındır
- nasıl yani, antep fıstığı mı
+ evet, urfada daha çok yetişir, ama o dönemde fıstığı işleyecek tesis vs olmadığı için antep'e getirilirmiş, o yüzden adı antep fıstığı olmuş
- hıı evet evet anlıyorum (açılımını aşağıya maddeler halinde yapmayı uygun gördüm)
- arkadaşım, bu fıstık yüzyıllardır antep fıstığı diye geçiyorken hangi tesisten bahsediyorsun?
- kıskançlığın bu kadarına pes!
- velev ki öyle diyelim, işleyeydiniz kardeşim fıstığınızı, sahip çıkaydınız niye bize malolmasına göz yumdunuz.
- demek ki bazı şeyler okumakla olmuyor, biraz mantık da gerekiyormuş, olmayınca da şuursuzluk kaçınılmazmış..