heç istemedimiz halde antepden akrabalar turşu gönderir. otobosu garşılamaya ben giderdim. otobosun yük daşıma yerinin altında şıpır şıpr damlı mal. muavinin yüzü bok koklamış gibi. ne yapsın adam, patlaklardan hep çaşmış turşunun suyu, otobosun içi samsak kokusu. muavine utanarak; lan yoorum valla billa biz istemik, güya hörmet olsunlar diye gönderiler. muavin cevap verir, abi senin için söylemim ama turşumu, pendirmi yoksa yolcumu daşıık belli deel aam. şimdilerde otoboslar patlak almıylar, kaynaklı tenekeyi mecbur tutmuşlar.