kapıdan geçene keçi bağlatmak.
ia birilerine sürekli emir vermeyi iş buyurmayı anlatır ayrıca tembelliğide vurgular.
zamanın birinde tembel bir adam varmış her önüne gelene mutlaka bir iş buyurumuş,
bu adamın yaptığı kulaktan kulağa yayılmış herkes bu adamı tanır olmuş.
sonunda o şehrin kadısının
* kulağına kadar gitmiş bu mevzu.
kadı kızmış haklı olarak bu şehirde bi tek ben emir veririm başka kimse veremez diye.
almış eline asasını tutmuş adamın evinin yolunu,çalmış kapıyı açan olmamış.
bakmış kapı açık hiddetle girmiş içeri.
kocaman ağaçlılklı bir bahçe ve ağaçların altında yatan bi adam bir kaçta keçi koyun cinsinden hayvan.
varmış yanına adamın kadı;
-sen her önüne gelene emir veriyormuşsun burada emirleri ben veririm,diye iyice bi azarlamış adamı.
adam hiç yerinden bile kıpırdamadan dinlemiş kadıyı.
-olurmu efendim yok böyle birşey tabiki burda emirleri siz verirsiniz,demiş korkarak.
-bi daha böyle bir şey duyarsam seni çok ağır cezalandırırım demiş kadı.
-başüstüne efendim,demiş adam.
kadı iyice azarladığı adamın yanından üç beş adım ayrılmamışki arkasından bi ses;
-kadı efendi kadı efendi
-ne var demiş kadı
-sana zahmet gitmeden şu keçiyi ağaca bağlada öyle git demiş.
büyüklerimden dinlediğim bu hikaye ne kadar doğrudur bilmem ama anlaşılır olması için kurgulanmış olabilir.
(bkz:
eline sıçtımmı)
(bkz:
gecene geci bası dutturmak)