orta asyadan gelip önce sivas ve yozgat dolaylarında yerleşen türkmenler, kah kendi istekleriyle kah devletin zorlamasıyla iç anadoludan güneye göç ederler. çok meşakkatli geçen bu yolculukları esnasında maraş topraklarına ulaşırlar. maraş yakınlarında kısa bir süre için konakladıkları esnada mürselli oymağı ile emirli oymağı arasında kavga çıkar. maraş beylerbeyi her nedense mürselli oymağını himaye eder. emirli oymak beyi küçük alinin oğullarının hükümete teslim edilmesini ister. bunun üzerine ali bey bin çadırdan ibaret olan oymağını oradan kaldırıp maraş'ın doğusundaki kapu-çam'ı denen yere kondurur. durum, bütün iskandan sorumlu kadıoğlu yusuf paşa'ya bildirilir. yusuf paşa bunları takiben kapu-çam'a gelir. önündeki ilk çadırlara "siz kimsiniz?" diye sorduğunda "biz de türkmenlerle birelliyiz" diye cevap alır. bunlara aşirete katılmaları emredilmesine rağmen "biz mürsellilerle bir arada gitmeyiz" diye reddederler. yusuf paşa bunları gaziantep'in güneyine, çobanbey ve alimantar havalisine iskan edilmek üzere gönderir. emirli oymağı bu mıntıkaya yerleştikten sonra isimleri birelli olarak kalır. elbeyliler de bunlardan olup, culap'a gitmedikleri için bugün bazı barak ve türkmenler, bunları iskan saymazlar. "elbeyliler iskana katılmamış" derler.
küçük ali bey'in oğullarının hükümete tesliminin istenmesi üzerine söylediği türkü:
su kenarına dikerler söğüdü
söylerim söylerim almaz öğüdü
adam kendi eliyle bir yiğidi
bile bile cellada teslim eder mi?
atlara yonca biçelim
beş yüz kefene baha biçelim
muhammed'im, küçük ali'm
bey veled'i vermeyelim.
hapana da deli gönül hapana
kahrolsun maraş seni yapana
mürseloğlu kapıların kapana
muhammed'im, küçük ali'm
bey veled'i vermeyelim.
kalkın gidelim yavrularım
taa kızılbaş'a varalım
kızılbaştan bir kız alalım
biz de kızılbaş olalım
puşt maraş'ta kalmayalım.
bey veled türküsünün başka bir varyantı da şu şekildedir:
evleri kondurduk mürde
kara bayrak saldık kürde
iki elimle düştüm derde
kalkın gidek yavrularım
hünkara asi olmayalım
düşmana karşı varalım
sabahtan uğradım erden
düşmana varalım birden
baba korkarım hünkardan
kalkın gidek yavrularım
hünkara asi olmayalım
düşmana karşı varalım
sarayın altından geçtim
dolu badeleri içtim
beş yüz kese cerene biçtim
kalkın gidek yavrularım
hünkara asi olmayalım
düşmana karşı varalım
ağ ile avlarlar bizi
öldürürler cümlemizi
ıssız korlar hanemizi
kalkın gidek yavrularım
hünkara asi olmayalım
düşmana karşı varalım.
kaynak:
korkmaz, kürşad mehmet: barak türküleri; gaziantep ticaret odası yayınları, 2008.