geleneksel yöntemlere dayanmak zorundaymış antep'te hasta tedavisi, bugün öğrendim.
belimdeki ağrı için dün devlet hastanesi'ne gittim. tam iki buçuk saat sıra bekledikten ve sıra yüzünden milletle didiştikten sonra doktorun yanına girdim. şöyle bir süzdü, "şimdi mesai bitiyor, yarın bir film çektir de bakalım" dedi. ne kadar beklediğim saatlere yansam da neyse dedim, bugün gittim. hastanenin otomasyon ihalesini başka bir firma almış. yeni sistem kurulduğu için dün girilen tüm bilgiler silinmiş. ödediğim muayene parasını tekrar istediler. yoksa giriş yapamayacaklarını söylediler. hastane müdürünün yanına çıktım. sen bir daha öde, haftaya sistem gelince gelir geri alırsın dedi. ona da eyvallah dedim. kayıt için bir daha çıktım. "doktor bey şu anda dolu öğleden sonra gelin" dediler. eve döndüm. öğleden sonra tekrar gelip, kayıt yaptırıp sırada beklemeye başladım. muayeneye girdiğim için doğrudan film çektirebilirim sanıyorum. ama nerde? doktorun tekrar film istemesi gerekiyormuş. doktorun yanına tekrar girdim. bu defa biraz ilgilendi sağolsun. al şunu bir film çektir dedi elime bir kağıt tutuşturdu. kağıdı aldım, aşağıya indim film için. bu defa da röntgen cihazı bozuk dediler. bir tanesi çalışıyormuş, onda da yaklaşık yüz kişi bekliyor. istersen bekle akşama kadar, istersen yarın gel dediler. "peki yarın geleyim" deyip çıktım. şimdi nerdeyse sol ayağımın üstüne basamıyorum ve bu halde hastane ile ev arasını beş defa gidip geldim. artık yarın ölmez de sağ kalırsam gidip röntgen çektirmeyi düşünüyorum.
işte böyle, anladım ki antep'te sağlık sistemi çoktan göçmüş de haberimiz yokmuş.