ankara'ya taşındığımızda ev tutulur ve yunmak üzere hazırlıklara başlanır...ırahmatlık babam fırça,kova ve bilumum temizlik malzemesi almak üzere bir melaminci düvenine geder...herşeyi alır ama saksıyı unutmuştur...
-acı bi de saksı alim aam deyinci adam ordan bir çiçek saksısı getirir...
-yok bundan deel...
adam bir büyük boy getirir...
-bu deel yav...sægsı sægsı...
adam bütün boyları önüne koyar...
-yav gardaşım sægsı sægsı...
20 dakikalık bir uğraş sonucu duvarda asılı duran faraç'ı görür ve "aha şoondan" der...
eve geldiğinde anneme sorar "bunun adı ney?" diye...
+faraaaaççç...
-gara gara dert...
*