20.02.2011 tarihi itibariyle, aşık ammide yüce dosta kavuştu. allah rahlat eylesin, birer fatiha okuyalım.
1933 yılında gaziantep'in eski adı mızar, şimdiki adı uluyatır kasabasında dünyaya geldi. fakir bir ailenin çocuğuydu. 10-12 yaşlarında bazen dutma bazen çoban olarak çalışma hayatına girdi. bu sebeple okula gidemedi ve okur yazarlığı da öğrenemedi. çobanlık yaptığı süre içinde dağlarda kendi kendine şiirler ve türküler söylüyordu. 15 yaşındayken bir kıza aşık oldu. kız da onu sevdi. ancak fakirlik yüzünden kız babası düğüne yanaşmadı. mehmet yılmaz, bu aşk sebebiyle büyük acı çekti. kendisi, "aşıklığım işte bu aşk yüzünden başladı" demektedir. köyde yaşadığı yıllarda dernek ve düğünlere giderek türkü ve şiirler okudu. daha sonra gaziantep'e gelerek 6 yıl kahvecilik yaptı. sevdiği ve alamadığı kızın 1955'de vef'at etmesinden sonra evlendi. bu evlilikten 12 çocuğu dünyaya geldi.
işte eserlerimden bazıları:
neye yarar?
iyi fikir eyle canım gardaşım,
mevlayı anmayan kul neye yarar?
doğruyu söylemez doğruyu bilmez.
hep böyle konuşan dil neye yarar?
onbir aydır hasretini çekerler,
siyeç diye bir bahçeye dikerler.
görüyorsun hep naylondan yaparlar,
kokusu olmayan gül neye yarar?
hiç hesap ettin mi zararı, karı,
çiçek çiçek gezer bal toplar arı.
şekerden yaparlar şimdiki balı,
şekerden yapılan bal neye yarar?
kimini meth eder, kimini över,
allahtan korkmayıp imana söver.
komşudan utanmaz anasın döver,
böyle büyütülen döl deye yarar?
mehmet yılmaz hiç gönüle deyilmez,
dikkat eyle kör şeytana uyulmaz.
allah için hiç secdeye eyilmez,
öyle dimdik duran bel neye yarar?
beytullah'ta
beytullah'ta aşkla seni,
andıkça andık allah'ım.
senin aşkın kalbimizde,
yandıkça yandık allah'ım.
bizde o dervişler gibi,
gözde akan yaşlar gibi.
beytullah'a kuşlar gibi,
kondukça konduk allah'ım.
orada var güzel kuyu,
o kuyuda zemzem suyu.
ondan içti emmi dayı,
kandıkça kandık allah'ım.
mızarlı der, kalbim yara,
kimi beyaz, kimi kara.
hacılar düştük yollara,
döndükçe döndük allah'ım.
hacıya hocaya cahilsin deyip,
çat bakalım sonu nere varacak?
sabahleyin erken okunur ezan?
yat bakalım sonu nere varacak?
dikkat et sevdiğim eyleme hata,
eli boş gider mi insan ahrete.
bir ölçek su döker, bir ölçek süte,
kat bakalım sonu nere varacak?
hiç aklım ermedi benim bu işe,
kimse dur demiyor böyle gidişe.
alıp dörde beşe, satar kırkbeşe,
sat bakalım sonu nere varacak?
istersen mecnun de, istersen deli,
doğruyu söyleyenin bükülür beli.
bir kavak dalında karga misali,
öt bakalım sonu nere varacak?
şaşırırsın mehmet yılmaz ne desin?
allah vicdansıza merhamet versin.
dört kişinin omuzunda gidersin,
git bakalım sonu nere varacak?
şu gönlüme ateş yaktim
şu gönlüme ateş yaktım,
tüter allah allah diye.
yanına bülbül kondurdum,
öter allah allah diye.
ne çekilmez çile çektim,
gözlerimden yaşlar döktüm.
şu gönlüme bahçe ektim,
biter allah allah diye.
dost bağına nazar kıldım,
hem okuyup yazar kıldım.
şu gönlüme pazar kıldım,
satar allah allah diye.
benim gönlüm o nazarda,
yılmaz ne gezer mızar'da.
mümin olanlar mezarda,
yatar allah allah diye.
aha da aşık amminin saheseri sarıkız türküsü, ırahmatlık nası yanmış ki; diineyken yahıy adamı...
http://www.youtube.com/watch?v=kje8rcbjfjk