lormal zamanlarda arada bir rastlanan ama özelliknen gurban bayramı arefelerinde "bileyci... bileyci geldi..." deyni sohak aralarında gezip bıçak, gama, et satırı, dahra, nacak, balta ağzı kimin kesici aletleri bileyleyip keskin hale getirenler.
üç ayaklı bir tahta daşıyıcı üstüne monte ettikleri bileyi daşını, gasnaklı bir sistemle ayak gücüynen lastikle çalıştırıp bileyi işini yapallardı.
gasnak olarak genellikle eski piskilet cantı kullanılan ayaklı singer dikiş makinesi sistemiyle çalışan çark ve buna bağlı dönen taş ile yapılan keskinleştirme işlemini yapan ammi.
-hadiiiiiii çaaaaaarrgcıııııııııııı bileeeeeeciiiiiiiiiiiii nidasıyla mahalleye girer ve bu iki kelimesin arkasından bilelenebilecek tüm aletleri sayardı.ama duyuruyu uzatmak için kepsini tek tek söyleyp bilelenir diyerek tekrarları mümkün mertebe uzatırdı.(maghas bilelenir,pıçak bilelenir,dahra bilelenir ...........vs gibi detaylı aled listesini sayardı)
bi ayaınan pedala basıp çarkı çevirir,2 eliyle bileylediği aleti tutup taşa bastıraraka ileri geri hareket ettirir ve aynı zamanda mahalleliyle gonuşup gösderdikleri aletlerin bileyleme bazarlığını ederdi.aleyını birden nasıl yapardı şaşardım.hele o bileylenen aletlerin kıvılcım saçarak taşa temas etmesinin çıkardığı sesi çok severdim.en çok hayret ettiğimizde o kıvılcımların çıktığı tarafa sanki elimizi almaşada ısıdıyk kimi karşı verirdik ama asla yakmazdı kıvılcımlar
bileeci, böön itibariyle işi yeen eyi olan esnafdan bi denesi... pıçaklar, et satılları, nacaklar bileeledilip gurban meydan savaşı hazıllıkları zirveye ulaşır.