sabah saat 9-10 arası. nöbetten gelmişim, gafam dönüy uykusuzluk ve yorgunluktan, gafamı yastığa goydum ama nerdee cuma günü olması hasebiyle kapı zili başladı çalmaya. eyle ısrarla çalıy ki anglatamam, birine bir şey oldu bellersin. kapıyı açtım, dilenci. beni görür görmez başladı saymaya...
kan çanağına dönmüş gözlerim ve "testere 27" bakışımla gafamı galdırdım.
bugüne gader her türlü cevaba alışmış olduğuna emin olduğum dilenciye "la hös!" der demez dilenci neye urgadığını şaşırdı ve kafamı indirdiğimde yerinde yoktu...
güççükken çıraklık vahıtlarımızda "usta yok, daha sıftah etmedik" falan derdim gönderirdim ama "la hös" ve o bakışı geç keşfettim geç... bileydim az dalga tutmazdım bu arsızlarla....
(bkz: antebin piskopatları)

+ allah ne mıradıng varsa versing yavrım, allah kazaayı belaayı def etsing
- deeeze biz işçiyik valla,usda yok...

+gızııımm, allah derdingi ala,bi ekmek parası ver yavrım
- allah versing deeeze...

+ allah rızası için bi ekmek parası
-ammi daaa siftaah etmedik * gusura bahma yanı...

küçükken bilinmeden verilen en alternatif cevap: cinayet olsun...
*
*

çarşıda mendil satıcısı bi oolan var biz bunnan ben her çarşıdan geçmemde garşılaşırık ta aleybey camiden peşime dahılır bu aşşa gader bennen beraber yerir.ilk gördüğümde mendil almıştım sonra bant filan derken her görmemde bu çocuk baa satmıya çalışıy geçen gün eni sonu dedim ki "yahu ben her burdan geçmemde seninle yürümek zorunda mıyım,mendil almak zorunda mıyım"
çocuk " o zaman mendil al sen de gurtul ben de =)"

çoogu sıgortalı işden eyi zannedim bu dilençilee,

allah versin dersin getmezler,*
siftah etmedik dersin getmezler*
sende varsa baa ver dersin, hemen torbayı açar aa bes bu kuru ekmek var al canıng saolsun der gardını düşürmeye urgaşırlar**

sözden çok gözünün içine baharım sahten beyle dilençi kimi durmuysa sövmeden kötü ederim


****

-allah rezası eçin bi ekmek peresıııı
ben; dayı benden çok gazanin allahıma ala di yeri neyse...