daha iki ay önce antep'e geldim. antep, antep olmaktan çıkmış. her taraf beton yığını, eski mahalleler-sokaklar yıkılmış. bakırcılar çarşısı, arasta, bedesten gibi parmakla sayılacak birkaç yer de olmasa, kimse beni antep olduğuna inandıramazdı.
sigorta hastanesinin öte tarafı yüksek apartmanlarla dolmuş. bir zamanlar oralar bostandı. şimdi asfalt ve beton yığını. gözyaşlarıma zor engel oldum. yazık değil mi doğduğum ve büyüdüğüm şehre?
ne yapayım öyle antep'i? hatıralarımdaki ve hayallerimdeki antep çok daha güzel.